(Kapatılan)21. Hukuk Dairesi 2019/6762 E. , 2020/343 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, maluliyetle sonuçlanan iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkemece 01/06/2016 tarihli kararda, iki kez işlemden kaldırılmasına karar verilen dosyada davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; Dairemizin 28/09/2017 tarihli bozma ilamında, davacı vekilince süresinde UYAP üzerinden dosyaya sunulan mazeret dilekçesinin UYAP sisteminde yaşanan sorun nedeniyle duruşma kapatıldıktan sonra dosyaya katıldığı, mazeret dilekçesinin değerlendirilemediği, olumlu veya olumsuz bir karar verilemeden dosyanın ikinci kez işlemden kaldırıldırılması ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararın bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olduğu değerlendirilmiş; bozma sonrası Mahkemece bu defa 25/06/2019 tarihli kararda, 25/06/2019 tarihli duruşmadan önce davacı vekili tarafından mazeret dilekçesi ve ekinde bir çizelge sunulduğu, ancak söz konusu duruşma listesinden duruşma zabıtlarının anlaşılamadığı, duruşma tarihi, saatleri ve davacı vekilinin bahsedilen dosyalarda taraf vekili olup olmadığının açıkça anlaşılamadığı gerekçesiyle davacı vekiline ait mazeretin reddine ve HMK m. 150/1 uyarınca dosyanın ikinci kez işlemden kaldırılmasıyla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 7. maddesine göre İş Mahkemelerinde uygulanan şifahi yargılama usulünü düzenleyen HUMK"un 473 vd. maddeleri 6100 sayılı HMK"nın 450. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır. Yasa"nın 316/d bendine göre "hizmet ilişkisinden doğan davalara", 316/g maddesine göre de "Diğer kanunlarda yer alan ve yazılı yargılama usulü dışındaki yargılama usullerinin uygulanacağı belirtilen dava ve işlere" basit yargılama usulünün uygulanması gerektiğinden eldeki uyuşmazlığa basit yargılama usulünün uygulanması gerektiği açıktır
Basit yargılama usulüne ilişkin kurallar HMK"nın 316-322.maddelerinde düzenlenmiş olup Yasa"nın 320/4 maddesine göre basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, davanın açılmamış sayılmasına karar verilir ve Yasa"nın 322/1 maddesine göre bu Kanun ve diğer kanunlarda basit yargılama usulü hakkında hüküm bulunmayan hâllerde, yazılı yargılama usulüne ilişkin hükümler uygulanır.
HMK"nın 150. maddesine göre usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.
6100 HMK"nın 30. maddesine "Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür" ve HMK"nın 150/2 maddesinde ifade edildiği üzere "geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez". Bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde; Anayasa"nın 141/son ve HMK"nın 30. maddelerine göre "Davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması" biçiminde açıklanan temel ilke çerçevesinde davacı tarafın veya davayı takip edeceğini bildiren davalı tarafın duruşmaya katılmama gerekçesi "geçerli bir özür" olarak kabul edilebilir ise davacı tarafın veya davayı takip edeceğini bildiren davalı tarafın "geçerli bir özrü nedeniyle duruşmaya katılmadığı" kabul edilerek dosya işlemden kaldırılmamalıdır.
Somut olayda, talik edilen ve ikinci kez işlemden kaldırılmasına karar verilen 25/06/2019 tarihli duruşma için davacı vekilinin, mazeret dilekçesi verdiği ve bu dilekçenin ekinde duruşma listesi başlıklı yazının sunduğu, mazeret talebinde başka mahkemelerdeki duruşmalar ile çakışma sebebine dayanıldığı, mazeretin gerekçelendirildiği, UYAP sisteminden yapılacak araştırma üzerine mazeret içeriğinin denetlenebileceği ve görülebileceği anlaşılmakla, yazılı şekilde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usule ve yasaya aykırı olmuştur ve kararın bozulması gerekmiştir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmelidir ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 29/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.