MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarıda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... vekili tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece, dava konusu taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin hangi sebebe dayalı olduğunun ve taşınmazla ilgili olarak 3402 sayılı Kanun"un Ek-4. maddesi kapsamında kullanım kadastrosu ya da güncelleme çalışması yapılıp yapılmadığının araştırılmadığı, buna göre davacıların davasının niteliğinin tam olarak belirlenmediği belirtilerek; bu hususun araştırılması gereğine ve öte yandan davacının, dayandığı 2008 tarihli senetle ilgisinin olmadığı, dayanılan satışın varlığı kabul edilse bile ... payını ayrıca satın aldığının kanıtlanamadığı üzerinde durulmadan, ..." nın payının davacı ..."ye verilmesinin ve muris ..."dan gelip satın alındığı kabul edilen paylar davacı ..."ye verildiği halde, geri kalan payların ... üzerinde bırakılmak suretiyle davacıya yeniden miras payı verilecek şekilde hüküm kurulmasının isabetsizliğine" değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu 2079 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinin iptaline, taşınmazın 210/336 hissesinin davacı ...’ın, kalan 126/336 hissenin ise Terme Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/275 Esas ve 2012/331 Karar sayılı veraset ilamında belirtilen paylarla davacı ..., davalılar ..., ... ve ... dışındaki diğer mirasçıların kullanımında olduğunun beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmiş; hükmün, davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 29.06.2020 tarih ve 2020/1612-2360 Esas, Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş; iş bu onama ilamına karşı davalı ... vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Mahkemece, davalı ..."nun, dava konusu taşınmazdaki hissesini (davacı ..." nün oğlu) ..."e sattığı, ..." in de zilyetliğini babası olan davacıya temlik ettiği, tapusuz taşınmazların taşınır hükmünde olup zilyetlik devrinin mülkiyeti kazanmak için yeterli olduğu, davacının da 20 yıldan fazla süredir malik sıfatıyla dava konusu yeri kullandığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç yasal düzenlemelere ve dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Çekişmeli 2079 parsel sayılı taşınmaz, 1994 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında tutanağın edinme sütununa davalı ... ile davacı ..." ın babası olan ... oğlu ..." ın zilyetliğinde olduğu belirtilerek, beyanlar hanesine ise 6831 sayılı Yasa uyarınca orman sınırları dışına çıkartıldığı şerhi verilmek suretiyle davalı Hazine adına tespit ve 1995 yılında tescil edilmiş ve 2009 yılında yapılan güncelleme çalışmaları sırasında da yine (... oğlu) ..." ın kullanımında olduğu belirtilmiştir. Davacı ..., temyize ve karar düzeltme istemine konu olan ... payının kendisinin oğlu, davalı ..." nın ise yeğeni olan ... tarafından satın alındığını, oğlu ..." in de daha sonra senetle satın alınan bu payı kendisine devrettiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. İddianını ileri sürülüş biçimine göre, taraflar arasında çözümlenmesi gereken ihtilaf, davalı ..." nun, muris ..." ın terekesine göre 3. kişi konumunda olan yeğeni ..." e yaptığı satışın geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Lehine kullanım şerhi verilen muris ... 1996 tarihinde vefat etmiş olup, ölüm tarihine göre terekesi elbirliği hükümlerine tabidir. Dava konusu taşınmazın muris ... mirasçıları arasında taksim edildiği davacı tarafça iddia ve ispat edilmediğine ve bu nedenle çekişmeli taşınmazın iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olduğu belirlendiğine göre, davalı ..." nın terekeye karşı üçüncü kişi konumunda olan, (davacı ..."nün oğlu) ..."e yaptığı satış ve buna bağlı olarak ..." in, davalı ..." dan satın aldığı bu payı daha sonra babası olan davacı ..." ye devri geçersizdir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, davalı ... yönünden açılan davanın açıklanan nedenlerle reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; eldeki davanın kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde olup taşınmazın aynına ilişkin olmaması nedeniyle maktu harca tabi olduğu halde, nisbi harca hükmedilmesi de isabetsiz olup hükmün, açıklanan bu nedenlerle bozulması gerekirken sehven onandığı anlaşıldığından, karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 29.06.2020 tarih ve 2020/1612-2360 Esas, Karar sayılı onama kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve hükmün ... payına münhasıran yukarıda açıklanan gerekçelerle BOZULMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 10.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.