(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2020/9739 E. , 2021/2241 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarıda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi Hazine tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu,...i İlçesi Kayabaş Köyü çalışma alanında bulunan 162 ada 1 parsel sayılı 23.078,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, tarla vasfıyla ... ... adına tespit ve tescil edildikten sonra, satış yoluyla davalı ... adına kayden intikal ettirilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 25.09.2020 tarih ve 2017/5465 Esas, 2020/3452 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiş; ... bu onama ilamına karşı davacı Hazine vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı taraf lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Keşifte beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve tutanak tanığı, çekişmeli taşınmazın, çevresinde yer alan taşınmazlarla evveliyatında bir bütün olup, davalının bayii olan ... ... tarafından sürekli olarak ekilip biçilmek suretiyle tarımsal faaliyette bulunulduğunu beyan etmişler; davacı tanığı ... Karacan ise, benzer beyanda bulunmakla birlikte, devamında taşınmazın üst tarafındaki taşlık kısmın daha önceden ekilip sürülemediğini, ancak davalı ...’ nin bu yeri satın aldıktan sonra (diğer bir ifade ile kadastro tespitinden sonra) bu kısımları da traktör ile sürmeye başladığını beyan etmiştir. Keşif sonucu fen bilirkişi ve jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişilerin müştereken düzenlediği 20.11.2014 tarihli raporda taşınmaz (A) ve (B) olarak iki bölüm halinde incelenmiş olup, bu ayrımın neye dayalı olduğu ve söz konusu ayrımın davacı tanığının beyanında geçen “taşınmazın üst tarafındaki taşlık kısım” şeklindeki ifadeye mi yoksa başka bir nedene mi dayandığı açıklanmadığı gibi, bahsi geçen teknik raporda 1992 tarihli hava fotoğrafının incelendiği belirtildiği halde, raporun içeriğinde yalnızca taşınmazın görünüm itibariyle kapalı olmadığı, açıklık alan olduğu ve orman ile ilgisi bulunmadığı hususlarının belirtilmesiyle yetinildiği, taşınmazın tarımsal durumunu irdeleyen bir görüş ortaya konulmadığı anlaşılmaktadır. Yine ziraatçi bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgedeki toprak yapısı özelliklerinin genellikle VII. sınıf topraklardan oluştuğu, dava konusu taşınmazın kuzeyinin yani üst taraflarının çok taşlı ve çok sığ toprak derinliğinde, diğer taraflarının ise az taşlı olduğu belirtildikten sonra, taşınmazın bir bütün olarak tarımsal faaliyette kullanıldığı ve imar-ihyasının tamamlanıp kültür tarımı yapılan yerlerden olduğu açıklanmak suretiyle raporun kendi içerisinde çelişki oluşturulduğu halde söz konusu çelişki giderilmediği gibi, anılan rapor bu haliyle hüküm vermeye elverişli ve yeterli olmadığı halde hükme esas alınmıştır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılması için Mahkemece öncelikle, taşınmaza ait eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, komşu parsellere ait tespit tutanakları ve dayanak belgeler celp edilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ... mühendisleri kurulu ve teknik fen bilirkişisi ile jeodezi ve fotoğrametri uzmanının katılımıyla yeniden keşif yapılmalı; bu keşif sırasında dinlenilecek mahalli bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmazın kim tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmazın öncesinin ne olduğu, tamamının mı yoksa bir bölümünün mü tarımsal faaliyette kullanıldığı, tarımsal amaçlı kullanımın hangi tarihten beri, hangi tasarruflarla ve ne şekilde sürdürüldüğü, özellikle önceki keşifte dinlenen davacı tanığı, taşınmazın üst tarafındaki taşlık kısmın davalı ... tarafından satın alındıktan sonra kullanılmaya başlandığını ifade ettiğinden, taşınmaz içerisinde taşlık alan bulunup bulunmadığı ve mevcuk ise bu bölümün neresi olduğu ve ne zaman kullanılmaya başlandığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; mahkeme hakiminin, taşınmazın konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı; teknik bilirkişiye, keşfi ve dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarını takibe ve denetlemeye imkan verir rapor ve harita düzenlettirilmeli; ... mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmazın önceki ve mevcut niteliğini, kaçıncı sınıf arazi niteliğinde olduğunu, erozyona maruz kalıp kalmadığını, toprak yapısını, zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, varsa üzerindeki bitki örtüsünü, ağaçların cinslerini ve yaşlarını, imar-ihya gerektiren yerlerden olması halinde imar-ihyasının hangi tarihte başlayıp ne zaman tamamlandığını ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, taşınmazın her yönünden çekilmiş, üzerinde taşınmazın sınırlarının kabaca işaretlendiği renkli fotoğraflarını içerir, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden, çekişmeli taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle, hava ve uydu fotoğraflarının ait oldukları yıllara göre taşınmazın niteliğini, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığını, imar- ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını, zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü ve taşınmaz içerisinde kullanılan ve kullanılmayan bölümler bulunup bulunmadığını açıklayan düzenlemesi istenilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen ilkelere aykırı şekilde, yetersiz araştırma ve incelemeye dayanılarak karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken sehven onandığı anlaşıldığından, davacı Hazine vekilinin karar düzeltme isteminin açıklanan bu nedenlerle kabulü ile Dairemizin 25.09.2020 tarih ve 2017/5465 Esas, 2020/3452 Karar sayılı onama ilamının bozularak ortadan kaldırılmasına ve hükmün yukarıda açıklanan bu gerekçelerle BOZULMASINA, 10.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.