3. Hukuk Dairesi 2014/2517 E. , 2014/4346 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL 2. TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/06/2012
NUMARASI : 2011/246-2012/486
Taraflar arasında görülen sözleşmenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı dava dilekçesinde; aylık 39,00 TL"ye 3G kampanyasına katıldığını, fakat ay sonu 251,00 TL fatura tahakkuk ettirildiğini, kampanyadan çıkmak istemesine rağmen çıkarılmadığını, 3 ay sonra 24 aylık bedel tahakkuk ettirilmiş olduğunu, 1 ay dışında hiç kullanmadığı hâlde tarafına yöneltilen sözleşmenin iptal edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının öncelikle Şişli Tüketici Hakem Heyetine başvurduğunu ve 02/09/2010 tarihinde talebinin reddedildiğini, davacının davasını süresinde açmadığından reddini talep ettiklerini, esasa ilişkin olarak da; davacının 27/01/2010 tarihinde bireysel kontratlı Vınn 3G modem kampanyasına 24 ay taahhütle katıldığını, davacının ilk ay data kullanım miktarını aştığını, bu nedenle vergiler ve aşırı kullanım miktarı dahil olarak 251,00 TL ücretlendirme yapıldığını, müvekkilinin vaat edilen hizmeti sunduğunu savunmuş, davanın reddini talep etmiştir.
Mahalli mahkemece, taraflarca gösterilen deliller toplanmış dosya üzerinden bilirkişi raporu alınmış, bilirkişi tarafından düzenlenen 02/02/2012 tarihli raporda; davacı kullanımının başladığı 27/01/2010-24/02/2010 döneminde gerçekleşen kota aşım ücreti için düzenlenen 09/03/2010 son ödeme tarihli 251,00 TL tutarlı faturada sözleşme ve taahhütnameye aykırılık görülmediği, 07/04/2010 son ödeme tarihli faturanın bir önceki dönem fatura tutarının ödenmemesi üzerine tahakkuk eden gecikme bedeli için düzenlendiği,
sözleşme ve taahhütnameye aykırılık bulunmadığı, seçilen abonelik tarife modeline ilişkin taahhüt edilen süre sona ermeden abonelik, hat ve kampanya paketi iptal talebi karşısında kurum tarafından cayma bedelinin hesaplanabileceği kanâati ile; vergiler ve diğer yasal eklentileri ile birlikte toplam 876,60 TL tutarlı olarak düzenlenen faturanın sözleşme ve taahhütnameye aykırı bir yönün bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiş, taraflar arasında 27/01/2010 tarihli sözleşme imzalandığı, sözleşmeyle birlikte davacının 7049255 numaralı Bireysel Kontratlı Vınn 3G Modem Kampanyası Taahhütnamesini de imzaladığı ve davalı tarafından davacıya modemin teslim edildiği, davacının daha sonra Nisan 2010 tarihinde kampanyasını iptal ettirdiğini, davacı kampanyaya dahil olurken verdiği taahhütname ile 24 aylık bir taahhütte bulunduğunu, daha önce ayrılması hâlinde ödeyeceği cayma bedelleri sözleşme ve taahhütnamede açıkça belirtilmiş olduğunu, davacının bu belgeleri imzalamış olduğunu, bu belgelerdeki imzasına da itirazı olmadığını, alınan bilirkişi raporunda da davacıya çıkarılan faturalardan sözleşme ve tarifelere aykırı bir durumun olmadığının rapor edildiğini, davacının sübuta ermeyen davasının reddine karar verilmiştir.
HMK 266. maddesi hükmüne göre; çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hâkimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hâkimlik mesleğinin gereği olarak hâkimin hukukî bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her hâlde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.
Somut olaya gelince; davacı bireysel kontratlı Vınn 3G modem kampanyası taahhütnamesini imzaladığı ve davalı tarafından davacıya modemin teslim edildiği, davacının daha sonra Nisan 2010 tarihinde kampanyasını iptal ettirdiğini, davacı kampanyaya dahil olurken verdiği taahhütname ile (24) aylık bir taahhütte bulunduğunu, daha önce ayrılması hâlinde ödeyeceği cayma bedelleri sözleşme ve taahhütnamede açıkça belirtilmiş olduğunu, davacının bu belgeleri imzalamış olduğunu, bu belgelerdeki imzasına da itirazı olmadığını, Serbest Malî Müşavir bilirkişiden alınan raporda davacıya çıkarılan faturalardan sözleşme ve tarifelere aykırı bir durumun olmadığının rapor edildiği, mahkemece yargılama sırasında bilgisine başvurulan serbest malî müşavir bilirkişinin raporu doğrultusunda karar verilmiştir. Rapor düzenleyen bilirkişinin elektronik, GSM, internet hizmetleri ve hesabı konusunda uzman olmadığı bu nedenle bilirkişi olarak dinlenemeyeceği kuşkusuzdur. Uzman bilirkişi tarafından, davacının sözleşmeden dolayı bakiye borcu olup olmadığı, konuya ışık tutacak mevzuat hükümleri de incelenerek Yargıtay denetimine elverişli bir şekilde hesaplanması gerekir.
Hâl böyle olunca; mahkemece dava dosyasının elektronik, GSM, internet hizmetleri ve hesabı konusunda konusunda uzman olan mühendis bir bilirkişiye verilerek rapor düzenlettirilmesi gerekirken, konusunda uzman olmayan bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına,
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.