Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16118
Karar No: 2016/12597
Karar Tarihi: 30.05.2016

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2016/16118 Esas 2016/12597 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2016/16118 E.  ,  2016/12597 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ücret farkı, yıllık izin ücreti, şua izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı T.C. ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti
    Davacı vekili, müvekkilinin, davalı Bakanlığa ait hastanede alt işveren işçisi ve röntgen teknisyeni olarak çalışırken rızası alınmadan ücretinin düşürüldüğünü ve haksız şekilde işten çıkarıldığını iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret farkı, yıllık izin ücreti ve şua izni ücretinin ödetilmesini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti
    Davalı T.C. ... vekili, husumet yokluğundan davanın reddini istemiştir.
    Davalı YNR Grup Şirketi vekili, sorumluluğun Bakanlıkta olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    C) Yargılama süreci ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti
    Mahkemece verilen ilk hükümde, iş sözleşmesinin, ihale süresi bitiminde haksız olarak feshedildiği sonucuna varılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, verilen bu hükmün davacı ve davalı ... Bakanlığınca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 15.06.2015 tarihli ilamı ile bozulmuştur.
    Dairemizin bozma ilamı özetle, "1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanunî gerektirici sebeplere göre davacının ve davalı T.C. ...’nın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Somut olayda davacı, Mayıs 2009 ücreti net 800,00 TL iken Haziran 2009’da rızası alınmadan net 600,00 TL’ye düşürüldüğünü iddia ederek, 01.06.2009-31.08.2009 arasındaki ücret farkının ödetilmesini istemiştir.
    Bilirkişi, ücret miktarını ve dava konusu alacakları net 600,00 TL ve net 800,00 TL üzerinden seçenekli olarak hesaplamıştır.
    Dosyada, ücretin düşürülmesine dair 4857 sayılı Yasanın 62 nci ve 22 nci maddeleri anlamında yazılı bir belge bulunmamaktadır.
    Mahkemece, davacının ücretin düşürülmesine uzun süre itiraz etmediğinden esaslı değişikliği kabul ettiği sonucuna varılarak, ücret farkı talebinin reddine, net 600,00 TL üzerinden hesaplanan dava konusu taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
    Davacı ücret düşürülmesine muvafakat etmediğinden ücret farkı talebinin kabulü yerine reddi ve kabul edilen diğer taleplerin net 800,00 TL yerine net 600,00 TL ücret seviyesinden hüküm altına alınması isabetsizdir.
    3- Somut olayda davacı, röntgen teknisyeni olarak çalıştığını ve radyoaktif ışınlara ve radyasyona maruz kaldığını, buna rağmen şua izinlerinin kullandırılmadığını iddia ederek, şua izni ücretinin ödetilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davacının haftada 45 saat çalıştığı, oysa haftalık mesaisinin 30 saat olması gerektiği, 30 saati geçen 15 saatlik çalışmanın fazla çalışma olacağı sonucuna varılarak şua izni ücreti talebini fazla çalışma olarak hesaplayıp hüküm altına alınmıştır.
    Davacının fazla çalışma ücreti talebi bulunmamaktadır.
    Mahkemece, davacının şua izni ücreti talebi yönünden gerekirse ek bilirkişi raporu alınarak talep hakkında karar verilmelidir.
    Mahkemece, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    4- 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesine göre harçtan muaf olan davalı Bakanlığa harç yüklenmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” şeklindedir.
    Yerel mahkeme bozmaya uymuş ise de, bilirkişiden ek rapor almamıştır.
    Mahkemece, davacı, ücretinin düşürülmesine muvafakat etmediğinden aylık ücretinin 800,00 TL olduğu kabul edildiği, haftalık 30 saatten fazla olan çalışmanın ışına maruz kalma alacağı olduğu, 03.10.2013 tarihli bilirkişi raporunun ikinci şıkkına göre davacının tüm taleplerinin kabulüne, ışına maruz kalma alacağı tanık beyanları ile ispat edildiğinden davacının gelmediği günler olabileceğinden takdiri indirim yapılarak karar verilmesi kanaatine varıldığı gerekçesiyle, ücret farkı, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ve %30 takdiri indirim ile şua izni alacağı hüküm altına alınmıştır.
    D) Temyiz
    Kararı davalı T.C. ... vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı Bakanlık"ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, şua izin ücretinin doğru olarak hesaplanıp hesaplanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Şua iznini hukuki dayanağı, “... ve Elektrikle Tedavi Müesseseleri Hakkında Nizamname”nin  24. maddesidir. “Hastanelerde, röntgen ve radyom ile tam müddetle çalışılan birimlerde “…her röntgen mütahassısının veya röntgen ve radyom ile iştigal eden kimsenin senede dört hafta muntazaman devamlı tatil yapması mecburidir” denilerek bu gibi müesseselerde çalışan sağlık personelinin yıllık ücretli izin süresi dışında ayrıca dört haftalık ek tatil hakkı olduğu belirtilmiştir. Dairemizce, şuna izninin yıllık izinden bağımsız ayrı bir dinlenme hakkı olduğu kabul edilmektedir.
    Somut uyuşmazlıkta Dairemizin bozma ilamından önceki yargılama safahatında alınan bilirkişi raporunda haftalık 30 saati geçen çalışma yönünden "Işına Maruz Kalma Alacağı" olarak hesaplanan bedelin bozmadan sonra yerel Mahkemece şua izni adı altında hüküm altına alınması doğru değildir. Zira, o raporda yapılan hesap, haftalık fazla çalışma hesabı olup, şua izni hesabı değildir.
    Yerel Mahkemece Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda şua izni talebi ile ilgili olarak bilirkişiden ek rapor alınmaksızın, bozmadan önce alınan ve esasen fazla mesai hesabı yapan rapordaki miktarı şua izni olarak hüküm altına alınması hatalı olup, bozma gereği yerine getirilmediğinden hükmün tekrar bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, 30.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi