21. Hukuk Dairesi 2015/1659 E. , 2015/6687 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, murisinin eşinden dolayı yapmış olduğu askerlik borçlanmasının geçerli olduğuna ve tahsis talep tarihini takip eden aybaşından itibaren ölüm aylığı almaya hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun tüm temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacının temyiz taleplerine ilişkin yapılan incelemede;
Dava, davacının vefat eden sigortalı eşinden dolayı yapmış olduğu askerlik borçlanmasının geçerli olduğunun ve tahsis talep tarihini takip eden aybaşından itibaren (tam) ölüm aylığına hak kazandığının tespiti ile davalı ..."nın aksi yöndeki işlemlerinin iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile vefat eden eşi sigortalı ... için yapmış olduğu askerlik borçlanmasının geçerli olduğunun tespitine, davacının fazlaya (tam ölüm aylığına hak kazandığının tespitine) dair talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı murisinin 28.4.2003 tarihinde öldüğü, muris sigortalının 1972-1973 yıllarında 476 gün ... kapsamında çalışmasının olduğu, davacıya 506 SK"nun 66/c maddesi uyarınca murisinin 476 gün ..., 10603 gün Hollanda hizmeti olmak üzere toplam 11079 gün hizmeti üzerinden 1.5.2003 tarihinden itibaren kısmi ölüm aylığı bağlandığı, murisin 722 gün askerlik borçlanma bedelini 29.6.2011 tarihinde ödediği, davacının askerlik borçlanması ile birlikte Türkiye"deki prim ödeme gün sayısının 1198 güne ulaştığı, davacının 04/11/2011 tarihinde de davalı ..."dan tam ölüm aylığı talebinde bulunduğu, davalı ... tarafından 19/08/2003 gün ve 8-17 sayılı Ek genelgenin 5. maddesine istinaden öncelikle yurt dışındaki hizmetlerin tamamının borçlanılmasına rağmen aylık bağlamaya yetmemesi halinde askerlik borçlanması yapılabileceği gerekçesiyle talebin reddedildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan ve hak doğuran ölüm tarihinde yürürlükte olan 506 sayılı Yasa"nın 66.maddesi uyarınca ölüm aylığına hak kazanabilmek için 1800 gün malullük,yaşlılık ve ölüm sigortası primi ödemiş olmak gerekirken, 12.12.2006 tarihli 5561 sayılı Yasa"nın 1.maddesi ile yapılan değişiklik ile 5 yıldan beri sigortalı bulunup sigortalılık süresinde en az 900 gün prim ödenmesi yeterli kabul edilmiş, aynı Yasa"nın Geçici 93.maddesi uyarınca da 5561 sayılı Yasa"nın yürürlüğe girdiği tarihten önce bu değişiklikle öngörülen şartları yerine getiren sigortalının hak sahiplerinin aylıklarının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ödeme dönemi başından itibaren başlatılması gerektiği belirtilmiştir.
Hal böyle olunca, davacı murisinin hak doğuran ölüm olayının gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasa"nın 66.maddesi ve 5561 sayılı Yasa ile değiştirilen hali ile aynı Yasa"nın Geçici 93.maddesi birlikte değerlendirildiğinde, davacının askerlik borçlanması bedelini ödediği 29.6.2011 tarihi itibariyle 1198 gün hizmeti olup 900 günden fazla hizmeti bulunduğundan ölüm aylığı koşulları oluşmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu davacının ölüm aylığı talebi yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 30/03/2015 gününde oybirliği ile karar verildi.