3. Hukuk Dairesi 2014/2559 E. , 2014/5071 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : AKYAZI ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/06/2012
NUMARASI : 2012/273-2012/253
Taraflar arasında görülen Tüketici Hakem Heyeti Kararının iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dilekçesinde; Akyazı Tüketici Sorunları Hakem Heyetince verilen 30.14.2012 günlü ve 2012/116 nolu kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, dava konusunun değerinin dava dilekçesinin zorunlu unsurlarından olduğu, davacının faturalardaki meblağları somut olarak dava dilekçesine yansıtmasının mümkün olduğu belirtilerek yasal zorunlu unsuru içermeyen dava dilekçesinin HMK 119/1-d son maddesi uyarınca reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 Sayılı HMK’ nun 33.maddesi uyarınca; “Hâkim, Türk Hukukunu re"sen uygular”.
Aynı kanunun 31.maddesi hükmü gereğince, davanın hukuki niteliğini belirlemek ve davayı aydınlatmak görevi hâkime aittir. Buna göre davadaki iddia, davacının talebine münhasır olup, belirtilen madde hükümleri gereğince hukuki nitelendirme hâkime aittir.
Taraflar arasında, davalının meskeniyle ilgili olarak elektrik aboneliği sözleşmesinin düzenlendiği, hukuken geçerli bu sözleşme ilişkisi devam ederken, davalının Akyazı Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurarak faturalarına yansıyan kaçak/kayıp ve sayaç okuma bedelleri adı altında alınan ücretlerin iadesine karar verilmesini talep ettiği, Akyazı Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin de bu başvuru üzerine 30.04.2012 günlü ve 2012/116 sayılı kararı ile şikâyetin kabulü yönünde karar aldığı, toplanan delillerden anlaşılmaktadır.
Görülmekte olan davada, davalının başvurusunun haksızlığının tespiti ve bu başvuru üzerine tesis edilen Bolu Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin kararının iptali istenilmiştir.
Davalının açıklanan işleminin hukuksal nitelikçe mevcut bir sözleşme ilişkisi sırasında yaratılmış bir muaraza (çekişme) olduğu; davadaki istemin de bu muarazanın önlenmesine yönelik bulunduğu açıktır.
Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2004 gün ve 2004/13–417 E. 2004/442 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın meni (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir.
Bu bağlamda; taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi feshedilmediğine ve görülmekte olan davada, davacı, davalının davaya konu işlemle sözleşme ilişkisine yönelik bir muaraza yarattığını ileri sürdüğüne göre, davanın muarazanın tespiti ve meni istemini içermesiyle eda davası olduğu, diğer bir anlatımla davanın malvarlığına ilişkin bir dava olmadığı ortadadır.
Buna göre, mahkemece yapılması gereken iş; esasa girişilmek suretiyle, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve taraflarca bildirilip toplanan diğer deliller çerçevesinde uyuşmazlığın değerlendirilmesi; bu bağlamda; davalı abonenin başvurusu ile Akyazı Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin bu başvurusuna dayanarak tesis ettiği dava konusu kararın, sözleşme hükümlerine ve hukuka uygun olup olmadığının; dolayısıyla, ortada davalı tarafından haksız şekilde yaratılmış ve bu yüzden de önlenmesi gereken bir muaraza bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve ortaya çıkacak uygun hukuki sonuç çerçevesinde bir karar verilmesidir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve ortaya konulan ilkeler göz ardı edilerek, dava dilekçesinin reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.