3. Hukuk Dairesi 2014/2757 E. , 2014/5087 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : DİYARBAKIR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/04/2012
NUMARASI : 2007/576-2012/268
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından merkez G...köyünde yeni kurulacak konkasör şantiyesine elektrik enerjisinin bağlanması için davalı şirkete müracaat edildiğini, elektrik tüketiminin yapıldığı tesisin projesinin 28/05/2007 tarihinde onaylandığını, 29/05/2007 tarih ve 4764 sayılı dilekçe ile abonelik kaydının yapılmasının talep edildiğini, müracaat dilekçesinin arkasına .. nolu aboneliğe ait elektrik borcu bulunduğu notunun düşüldüğünü, bu nedenle abonelik kaydının yapılamadığını, davalı kurum elemanlarınca yapılan denetimler neticesinde 07/07/2007 tarihinde kaçak elektrik kullanılmış gibi işlem yapıldığını, oysa tesiste kaçak elektrik kullanılmadığını ve elektriğin sayaçtan geçirilerek kullanıldığını belirterek, davalı kuruma 58.417,00 TL borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle; davaya konu kaçak elektrik tutanağının EPMH Yönetmeliği"ne uygun olarak düzenlendiğini, davacının abonelik sözleşmesi imzalanmadan tüketim yaptığının tespit edilerek 07/07/2007 tarihli tutanağın tutulduğunu belirterek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davasının kısmen kabulü ile; davacının 2007/07 dönemine ait 26/07/2007 son ödeme tarihli 58.417,17 TL"lik fatura nedeniyle davalıya 42.431,19 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, davalı kurum tarafından kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen faturalardan dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15. madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından, 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır.
Somut olaya gelince; davalı, davacının abone olmaksızın kaçak elektrik kulandığının tespit edildiğini öne sürmüştür. Mahkemece zarar yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, kaçak elektrik bedeli davalı kuruma kayıtsız sayaç endeksi esas alınarak hesaplanmıştır. Mahkemece alınan bu rapor benimsenerek yazılı şekilde karar verilmiştir. Davacı tarafın yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden enerji tüketmesi eyleminin kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre kaçak elektrik bedeli hesabı yapılması gerektiği ve kayıtsız sayaç endeksi esas alınarak hesaplanma yapılamayacağı kuşkusuzdur.
Buna göre davacının fiili kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğundan mezkûr Yönetmeliğin 13. maddesi hükmüne göre hesaplama yapılması gerektiği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, dosyanın yeniden bilirkişiye verilmesi, bilirkişiden davacının trafo tesisinin aboneliği için yapmış olduğu müracaat neticesinde elektrik OG projesinin davalı kurum tarafından onay tarihi de dikkate alınarak, davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’ne ve Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar hakkında 622 sayılı karara göre yeniden hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınması, davacının sorumlu tutulabileceği kaçak elektrik bedelinin duraksamasız belirlenmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.