11. Hukuk Dairesi 2017/3894 E. , 2017/7428 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/06/2015 tarih ve 2010/122-2015/278 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı Banka vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı banka müşterisi olduğunu, banka personeli ..."ın müvekkilinin banka işlemlerini takip ederek gerekli işlemleri yaptığını, yapılan işlemler için zaman zaman dekont imzalattığını, kredi ödemelerinin yapılmadığı şeklinde gelen mesaj üzerine bankaya gittiğinde müvekkilinin parasının davalı ..."un uhdesinde olduğunu öğrendiğini, davalının en kısa zamanda bunu ödeyeceğini beyan ettiğini, müvekkilinin banka hesaplarının ayrıntılı olarak incelenmesinde 21/04/2009 tarihinde müvekkilinin hesabında bulunan 40.000 TL ve 19.000 TL olmak üzere toplam 59.000 TL"nin çekildiğinin öğrenildiğini, davalı Bankanın çalışanının kusurundan sorumlu olduğunu ileri sürerek 59.000 TL"nin 21/04/2009 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Banka vekili; dekontlarda davacının imzasının bulunduğunu, iddiaların gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı ..."ın diğer banka çalışanı dava dışı Ali Akçin ile beraber yargılandığı, emniyeti suiistimal ve basit zimmet suçlarından mahkum edilmiş olduğu, anılan ceza dosyasında Uğur"un davacıya yönelik eyleminin ayrı bir başlık altında cezalandırılmamış olduğu, ancak davalının banka mudileri müşteki - katılanlara karşı güven duygusu yaratarak zimmet ve emniyeti suiistimal suçlarını işlediğinin sabit görüldüğü, davacının bu durumu öğrendikten sonra işlemi yapan davalı ..."a olayı sorgulamak amacıyla başvurduğu, davalının parayı kendi uhdesine aldığını kabul ettiği ve durumu ikrar eden yazılı beyanını içerir belgeyi davacıya verdiği, haksız fiil olgusunun tüm dosya içeriğine göre sabit görüldüğü, davalının bu eylem sebebiyle sorumlu tutulması gerektiği, davalı Bankanın da çalışanı Uğur"un eylemlerinden adam çalıştıran sıfatıyla sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının davalı bankadaki mevduat hesabından 40.000 TL ve 19.000 TL olarak çekilen (toplamda 59.000 TL) paranın 21/04/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı Banka vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davacının davalı ... ile el ve işbirliği içinde bulunduğu hususunu ispat yükünün davalı T.C. Ziraat Bankası A.Ş. üzerinde olup davalının savunmasını ispatlayamamış olmasına göre davalı T.C. Ziraat Bankası A.Ş. vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı, dava dilekçesinde mevduat hesabından bilgisi ve izni dışında çekilen paranın davalı bankanın mevduata uyguladığı en yüksek faiz oranından işleyecek faizi ile birlikte tazminini talep etmiş, mahkemece, davanın kabulü ile 59.000 TLnin yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Ancak, davacının dava dilekçesindeki faiz talebinin açıklanan biçimi itibariyle ticari faiz olduğu dikkate alınarak, dava konusu alacağın avans faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken, yasal faize hükmedilmesi doğru olmamış ve kararın bu yönüyle bozulması gerekmiş ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı T.C. Ziraat Bankası A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının reddi ne; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün 1 numaralı bendinde yer alan “yasal faizi” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “avans faizi” ibaresinin yazılmasına, hükmün bu haliyle davacı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2.994,59 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı Banka"dan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 20/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.