21. Hukuk Dairesi 2014/17648 E. , 2015/6893 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle 43.500.00 TL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılar vekilince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 01 Nisan 2015 Çarşamba günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılar vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıda karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, Hesap raporunda 05.05.2000-01.07.2003 tarihleri arasında kalan döneme ilişkin olarak yapılan hesaplama hatasının, bu davada hüküm altına alınan maddi tazminat miktarı dikkate alındığında, sonuca etkisinin bulunmamasına göre, davalı ... Gemicilik Tar. Liman İnş. San. Ltd. Şti’nin tüm, davalı ...’un aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava 05.05.2000 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu % 30,00 oranındaki sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece taleple bağlı olarak maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulü ile davalı şirketten tahsiline karar verilmiş ve bu karar süresinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bir davada tarafların davacı ya da davalı sıfatına haiz olup olmadıkları, taraflarca yargılama sırasında ileri sürülebileceği gibi, dosya kapsamından anlaşılabiliyorsa mahkemece de kendiliğinden göz önüne alınması gereken hukuki bir durumdur. İş kazasından kaynaklanan tazminat davalarında kural olarak davacı ile davalı arasında, sözleşmeye, haksız fiile veya kanuna dayanan bir borç ilişkisinin bulunması gerekir. Böyle bir ilişki yoksa veya borç ilişkisi davacı ile üçüncü kişi arasında ise, böyle bir borç ilişkisinde taraf olmayan kişiye yönelik davanın sıfat( pasif husumet) yokluğu nedeniyle reddi gerekir.
Somut olayda davacı dava açarken 18.09.2009 tarihli dava dilekçesinde davalı olarak, ... ile ... Gemicilik Tar. Liman İnş. San. Ltd. Şti’ni göstermiştir. HMK’nun 297/son maddesine göre “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” Öte yandan mahkemece davalılardan ... Hakkında olumlu yada olumsuz her hangi bir karar verilmediği görülmektedir. Her ne kadar gerekçede davacı vekilinin 07.06.2011 havale tarihli dilekçe ile hasım değişikliği talebinde bulunulduğundan söz edilmekte ise de dava dilekçesinde her iki davalının da davalı olarak gösterilmesi karşısında hasmın düzeltildiğine ilişkin beyana katılmak mümkün değildir. Davalı ...’un işveren olmadığı, kusurunun bulunmadığı gibi kanundan kaynaklanan bir sorumluğunun da söz konusu olmadığı dosyadaki bilgi ve belgelerden açıkça anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, anılan davalıya yönelik davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekirken anılan davalı hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan, yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde davalı ..."un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalılar yararına takdir edilen 1.100,00 TL. duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine
01/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.