21. Hukuk Dairesi 2014/26021 E. , 2015/6925 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının davalı işyerinde 01.01.2004-08.03.2007 tarihleri arasında çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir.
Uyuşmazlık nitelikçe 506 sayılı Yasanın 79. maddesinden kaynaklanan davalı işyerinde geçen ve kuruma bildirilmeyen hizmet süresinin tespitine ilişkindir. Bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı, işin niteliği, sürekli veya sezonluk nitelikte olup olmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilir ise de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların, davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve uyuşmazlık konusu dönemi kapsar biçimde çalışmaları işverenin resmi kayıtlarına geçmiş bordro tanıkları ya da komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, işyerinin okul olduğu, davacının bu işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığının iddia edildiği, davacıya ait hizmet cetvelinde 21.03.2006-14.06.2006 tarihleri arasında .... adlı işyeri tarafından, 05.03.2007-10.08.2007 tarihlerinde ise ....İlköğretim Okulu işyerince hizmet bildiriminde bulunulduğu, okul tarafından okulun bahçe temizliğini yapması karşılığı davacıya ödenen ücretlere ilişkin 18.10.2007-20.02.2007 tarihleri arasında haftalık olarak düzenlenmiş tutanakların dosyaya sunulduğu, nizalı döneme ilişikin bir kısım bordroların dosyaya getirtildiği, davacı tanıklarının beyanlarının alındığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının çalıştığını iddia ettiği dönemde okulda çalışmış olan müdür, müdür yardımcısı, öğretmen ve diğer personel tespit edilip tanık olarak beyanına başvurulmadan ve eğitim ve öğretime ara verilen nizalı dönemdeki yaz ve kış tatili (sömestr tatili) tarihleri tespit edilmeden eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi doğru olmadığı gibi davacının nizalı dönemde iki ayrı işyerinde çalıştığı gözetilerek hangi dönemde hangi hangi işyerinde çalıştığı belirtilmeden infazda terreddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması da doğru olmamıştır.
Yapılacak iş, dava konusu edilen dönemde okulda çalışmış olan müdür, müdür yardımcısı, öğretmen ve diğer personel tespit edilerek çalışmanın niteliği, gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, ilgili yerlerden okulun açılıp kapanma tarihlerini sormak, bu süreleri dışlayarak ve davacının hangi dönemde hangi işyerinde çalıştığını açıkça belirterek hüküm kurmaktan ibarettir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 01/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.