Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3933
Karar No: 2020/381

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/3933 Esas 2020/381 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2019/3933 E.  ,  2020/381 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Çekişmeli ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 770 parsel sayılı taşınmaz 2641,00 m² yüzölçümü ile tarla niteliğinde, 6831 sayılı Kanunun 2. maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan sahada kaldığı ve ... kullanımında olduğu, narenciye ağaçlarının kendisine ait olduğu şerhleriyle Hazine adına tapuda kayıtlı, olup yörede 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi uyarınca yapılan düzeltme ve güncelleme çalışmasında yeni 5183,74 m² yüzölçümüyle aynı vasıfta ve şerhle tespit edilerek ilan edilmiştir.
    Davacı gerçek kişi vekili 699, 709, 710, 711 ve dava konusu 770 parsel sayılı taşınmazların davacının kullanımında olduğunu, düzeltme çalışmasında davacının fiilî kullanımında olan miktarının eksik tespit edildiğini ileri sürerek kadastro tespitinin iptali ile tutanağın yüzölçümü hanesinin davacının kullandığı miktar olarak tespitini ve şerh verilmesini istemiştir. Mahkemece 699, 709, 710 ve 711 parsel sayılı taşınmazlar hakkında davanın reddine, eldeki dava konusu 770 parsel sayılı taşınmaz hakkında dosyanın tefrikine karar verilip yeni esasa kaydedilerek yargılamaya devam olunmuş, ... Kadastro Mahkemesinin kaldırılması üzerine dosya ... Kadastro Mahkemesine devredilmiştir.
    Mahkemece davanın, 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan aplikasyon ve düzeltme çalışmalarına itiraz yönünden kabulüne ve dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 770 sayılı kadastro parselini içeren P.XXIII nolu 2. madde blok parselinin aplikasyon ve düzeltme işleminin bu parsel yönünden iptaline, davanın, bu düzeltme çalışması doğrultusunda oluşan 770 sayılı bu parsel dışında kalmakta olup bilirkişi kurulunun 10/04/2016 tarihli rapor ve ekli krokisinde gösterilen ve kullanım kadastro tutanağı düzenlenmeyen 948.58 m²"lik (L) ve 1058.44 m²"lik (M) harfli bölümleri hakkında kullanım şerhi verilmesi istemi yönünden görev yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından “taşınmazın (K) harfiyle gösterilen bölümü yönünden temyiz edilmiştir.
    Dava 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi uyarınca yapılan aplikasyon ve teknik hataların düzeltilmesi işlemine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk orman tahditi 1941 yılında yapılıp kesinleşmiş, 1744 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması, 1975 yılında yapılıp, ekip çalışmaları 30.09.1976 tarihinde, itirazların incelenmesine ilişkin komisyon çalışmaları da 15.06.1982 tarihinde ilan edilmiş, 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması 1989 yılında yapılıp, 02.04.1990 tarihinde ilân edilerek dava tarihinden önce kesinleşmiştir.
    Mahkemece 770 sayılı kadastro parselini içeren P.XXIII nolu 2. madde blok parselinin aplikasyon ve düzeltme işleminin bu parsel yönünden iptaline ilişkin olarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, ulaşılan sonuç dosya içeriği ve taleple uyuşmamaktadır. Şöyleki, 770 parsel sayılı taşınmaz Hazine adına tapuda kayıtlı 2. madde kapsamında orman sınırları dışına çıkarılmış yerlerden olup beyanlar hanesinde “... kullanımında olduğu” ve üzerindeki narenciye ağaçlarının kendisine ait olduğu şerhleri bulunmaktadır. Yörede 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi uyarınca yapılan aplikasyon ve teknik hataların düzeltilmesi işlemi yapılmış olup, düzeltme ilanına göre 770 sayılı parselin 2641,00 m² olan yüzölçümü bu çalışma neticesinde 5183,74 m²’ye yükseltilmiştir. Davacı gerçek kişi düzeltme işleminin hatalı olduğu, kullanımında olan yerin eksik ölçüldüğü iddiasıyla 770 sayılı parselin yüzölçümünün artırılarak şerh verilmesini istemiştir. Hazine ve Orman Yönetiminin düzeltme çalışmasına itiraz istemli müdahaleleri, davaları yoktur. Mahkemece yapılan keşif sonucu orman, fen ve ziraat bilirkişilerince müşterek düzenlenen 10/04/2016 tarihli krokili ek raporlarında özetle; P.XXIII nolu 2. madde parselinin OS noktaları ve sınır hattında düzeltme yapıldığından, bu parsel içerisinde kalan 770 sayılı kadastro parselinde yüzölçümü düzeltmesi yapıldığını; güncelleme çalışmalarının yapıldığı tarihte düzenlenen aplikasyon ve düzeltme tutanağında “orman kadastro tutanaklarında yol, dere takiple gidildiği belirtilen OS hatlarının arazide incelendiği, yol ve durumunun değişmediğinin kabul edildiği ve buna göre ölçüldüğünden” bahsedildiğini; Karayolları 13. Bölge Müdürlüğünün 18/12/2015 gün ve 248316 sayılı yazısı ve ekinde bulunan bilgi ve belgeler incelendiğinde dava konusu yeri ilgilendiren eski ...-... Karayolu kamulaştırma sınırlarıyla yeni kamulaştırma sınırlarının farklı olduğunun, yol ve durumunun değiştiğinin görüldüğünü; P.XXIII nolu 2. madde blok parselinin başlangıç noktası olan ekli krokide görüldüğü üzere 2071 nolu OS noktasının, 770 sayılı parselde yapılan düzeltme sonrasında yeni ...-... Karayolunun kenarına isabet ettiğini, ancak eski ...-... Karayoluyla dava konusu 770 sayılı parselin düzeltme öncesi sınırları arasında karayolu projesinde görüldüğü üzere şev bulunduğunu, bu nedenle OS.2071 nolu Orman Sınır Noktasının karayolunun neresinde bulunduğu hakkında kesin bilgi ve aplikasyon imkanı vermediğinden bu noktanın aplikasyonda zeminde bulunan sabit nokta olarak kabul edilmesinin teknik hata yapılmasına neden olacağı görüşüne varıldığını; orman kadastro komisyonunun günlük tutanak tarifi okunduğunda 1744 sayılı Kanunun 2. madde uygulamasının aplikasyonuna yarar sabit bir OS noktasının bulunmadığının görüldüğünü; zeminde mevcut olamayan OS noktalarının ise yine orman kadastro dosyasındaki tutanakları esas alınarak hava fotoğrafları ve diğer bilgi ve belgeler kullanılarak aplikasyonunun yapıldığını ve görevli ekipçe ölçüldüğünü; dava konusu yeri ilgilendiren mevkide takeometrik ölçü karnesinde P.XXIII nolu 2.madde blok parselinin köşe noktaları olan OS. 2071-2072-2073-2074 nolu orman sınır noktalarının ölçü değerlerinin bulunmadığının görüldüğünü; orman kadastro komisyonu tarafından 1744 sayılı Kanun uygulaması yapılırken, orman sınır noktalarının bulunduğu yerlerin orman kadastro tutanaklarında tarif edilmek suretiyle hava fotoğraflarından faydalanılarak oluşturulduğunu; koordinat dönüşümleri yapılarak çakıştırma sonucunda 770 sayılı parselin hava fotoğrafındaki konumunun tespit edildiğini; düzeltme sonrası OS noktalarının maviyle, düzeltme öncesi OS noktalarının kırmızıyla gösterildiğini; buna göre “düzeltme çalışmaları öncesi” 770 sayılı kadastro parselini ifade eden (N) harfiyle gösterilen kısmın açıklık alanda kaldığını; düzeltme çalışmaları sonrası 770 sayılı parsele eklenen (K) harfli kısım ile 770 sayılı parsel dışında kalan (M) ve (L) harfli kısımların ise ormanlık alanda kaldığının görüldüğünü; hava fotoğraflarında dava konusu yerdeki eski ...-... karayolunun yerinin tespit edilemediğini, Bağırsak Deresinin ise taşınmazın hemen doğusundan ve düz hat oluşturacak şekilde geçmekte olup, orman kadastro günlük tutanağına uyduğunu ancak aplikasyona yarar sabit nokta özelliğinde olmadığını; yapılan keşifte elde edilen bulgu ve gözlemlere göre (K-L-M) ile gösterilen taşınmazlar üzerindeki 80-90 yaşlarında kızılçam ağaçları bulunduğu görüldüğünden 1960 yılı uçuşlu hava fotoğrafında P.XXIII nolu 2. madde bloğunun (N) harfi ile gösterilen kısmının açıklık alanda kaldığını, (K, M ve L) harfleri ile gösterilen taşınmazların kapalılık oluşturan boylu ağaçlarla kaplı ormanlık alan olduğu görüldüğünden, güncelleme kadastro çalışmalarında dava konusu 770 sayılı kadastro parselini içeren
    P.XXIII nolu 2. madde blok parselinin aplikasyon ve düzeltmesinin hatalı yapıldığını; ekli haritada gösterdikleri şekilde (K, M ve L) harfli bölümlerin orman sayılan yerlerden olduğunu ve P.XXIII nolu 2. madde blok parseli dışında kaldığını, (N) harfli kısmın ise P.XXIII nolu 2. madde bloğu içinde kaldığını belirtmişlerdir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun "Taleple bağlılık ilkesi" başlıklı 26. maddesi, "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." hükmünü amirdir. Buna göre hâkim, kural olarak tarafların talep sonuçlarından fazlasına veya başka bir şeye karar veremez.
    Dolayısıyla davacının düzeltme çalışmasıyla orman sınırının genişletilerek kullanımındaki yerlerin orman sınırları içinde bırakıldığı iddiasıyla kullanıcısı olduğu yerin miktarının artırılması istemiyle açtığı davada, düzeltme çalışmasının iptaline karar verilerek talep aşılmış olup, davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünceyle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 03/02/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi