20. Hukuk Dairesi 2016/4667 E. , 2017/9115 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı...Ltd. Şti., katılan ... ve davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında... köyü 128 ada 1 parsel sayılı 2441,92 m² yüzölçümündeki taşınmaz, asliye hukuk mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir.
Asliye hukuk mahkemesinde davacı ... Yönetimi tarafından davalılar aleyhine açılmış olan men ve tescil davası kadastro mahkemesine devredilmiştir. Yargılama sırasında ... dava konusu taşınmazın kendisine ait olduğu iddiasıyla davaya katılmış, mahkemece davacı ve katılanın davalarının reddine, 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı şirket adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine, davacı ... Yönetimi vekili ve katılan ... tarafından temyiz edilmekle Dairenin 21/01/2014 gün 2013/7945-2014/842 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece; taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davacı ve aslî müdahilin davalarının reddine karar verilmişse de, incelenen dosya kapsamına, yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporuna göre mahkemenin değerlendirmesi yerinde değildir. Şöyle ki; aslî müdahilin dayandığı 1934 tarih ve 55 nolu tapu kaydının yapılan keşifte zemine uygulanmadığı, orman bilirkişisi keşifte uygulanan memleket haritasında taşınmazın açık alanda kaldığını belirtmiş ise de dairemizce yapılan incelemede memleket haritasında kısmen yeşil alan olarak gözüktüğü, yeşil rengin neden kaynaklandığının açıklanmadığı, ayrıca dayanak hava fotograflarında taşınmazın koyu renkle gözükmesine rağmen raporda açıklık denilmiş olması da çelişkili olup, orman bilirkişisi raporu bu haliyle hüküm kurmaya elverişli değildir. Bu nedenle en eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritalarında çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı yönünde araştırma yapılmalı, katılanın dayandığı tapu kaydı mahallinde uygulanmalı, taşınmaz orman sayılan yerlerden değil ve tapu kaydı kapsamı dışında kalıyorsa bu kez zilyetlik yoluyla taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmalıdır.” denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulmasının ardından yapılan yargılama sonunda çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olması nedeniyle davanın kabulüne, dava konusu 128 ada 1 sayılı parselin orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı...Ltd.Şti, katılan ... ve davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. madde hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına, yargılama giderlerine ilişkin olarak 3402 sayılı Kadastro Kanununun 36/A maddesi gereğince işlem yapılmış olmasında ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalı...Ltd. Şti"den onama harcı alınmasına yer olmadığına ve alınan temyiz harcının istek halinde iadesine aşağıda yazılı onama harcının katılan ... ve davacı ... Yönetimine ayrı ayrı yükletilmesine 08/11/2017 günü oy birliği ile karar verildi.