21. Hukuk Dairesi 2014/10979 E. , 2015/7080 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 22.6.1998-15.4.2006 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı dönemde almakta olduğu gerçek ücretin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece,davanın kısmen kabulü ile, davacının 22/06/1998-15/08/2006 tarihleri arasındaki dönem asgari ücretinin 3,76 katı tutarında ücretle çalışmış olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, somut olayda ücret olgusunun ispatı konusunda, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı işçi, davalı işyerinde asgari ücretin üzerinde bir ücretle (tesviyeci-frezeci) çalıştığını ileri sürmektedir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 22.8.1998-31.7.1998, 26.8.1998-15.5.2003 tarihleri arasında 71037611 sicil numaralı işyerinde, 16.5.2003-19.4.2006 tarihleri arasında davalıya ait 1064910 sicil numaralı işyerinde sigortalı çalışmalarının bulunduğu, davacının prime esas kazanç miktarlarının asgari ücret üzerinden Kuruma bildirildiği anlaşılmaktadır.
Gerçek ücretin tespiti istemini içeren bu tür davaların kamu düzenini ilgiledirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği, Yargıtayın ve giderek Dairemizin yerleşmiş ictihadı gereğidir. 506 sayılı Yasa"nın 77. madde 1. fıkrasında prim hesabında gözönünde tutulacak kazançlar belirtilmiş, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa"nın 80.maddesinde de benzer düzenlemeye yer verilmiştir.Yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 77/1. ve 79/10. maddesi olan bu tür davalarda, hizmetleri Kuruma bildirilen davacının aldığını iddia ettiği ücret konusu üzerinde durulmalı bildirilen sürenin evvelinde bir belge yoksa Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu m.288 de yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarında yazılı delil aranmalı bu sınırlar altında kalan ücret alma iddialarında ücret miktarları tanıklardan sorulmalı 506 sayılı Kanun madde 3 B ve D de olduğu gibi ücretin sigortalı sayılmanın koşulu olan durumlarda ücret alma olgusunun var olup olmadığı özellikle saptanmalıdır. Bu davalarda işverenin kabulünün tek başına hukuki bir sonuç doğurmayacağı gözönünde tutulmalıdır.
Yapılacak iş, davacı adına 22.8.1998-31.7.1998, 26.8.1998-15.5.2003 tarihleri arasında 71037611 sicil numaralı işyerinden sigortalı hizmet bildirimi yapıldığına göre bu işyerinin davalı şirkete ait bir işyeri olup olmadığını araştırmak, davalıya ait işyeri olmaması halinde bahsi geçen işyeri hakkındaki davayı işbu davadan ayırmak, aksi halde ise davacıya 22.6.1998-15.4.2006 tarihleri arasında ödenen ücretlere ilişkin ücret bordrolarını celbetmek keşif ve bilirkişi incelemesi ile işyerinin kapsam ve kapasitesini belirlemek, gerektiğinde işverenin bordrolarında kayıtlı diğer işçilerin beyanına başvurmak, işverenin yaptığı bildirimler ile çalışan işçilerin niteliklerini de karşılaştırarak, işverenin çalıştırdığı işçilerin kıdem ve pozisyonuna göre gerçek ücreti üzerinden bildirilip bildirilmediği üzerinde durmak, davacının asgari ücret ile çalışması olağan olmayan nitelikli bir işçi olup olmadığını, nitelikli bir işte çalıştırılıp çalıştırılmadığını belirlemek, asgari ücretle çalışmasının olağan olmadığı belirlendiği takdirde, işverenin aynı pozisyondaki işçilere ödediği ücretlerin gerçeğe uygun olup olmadığını değerlendirmek, bu bildirimlerin gerçeğe uygun olduğunun belirlenmesi halinde, bu ücretleri esas almak, aksi takdirde benzer işi yapan işyerlerinden, gerektiğinde ilgili meslek odasından ve Türkiye İstatistik Enstitüsü"nden emsal ücret araştırması yaparak, elde edilecek sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ... iadesine, 02.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.