22. Ceza Dairesi 2015/9583 E. , 2016/877 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 6 - 2011/365292
MAHKEMESİ : İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 31/05/2011
NUMARASI : 2010/543 (E) ve 2011/370 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türleri, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanıklar H.. G.. ve D.. G.."in, hırsızlık eylemine asli fail olarak iştirak etmelerine karşın haklarında 5237 sayılı TCK"nın 39/2-c maddesinin uygulanması, aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık S.. G.. hakkından düzenlenen 26.08.2010 tarihli yakalama emrinde fiilin hükme bağlandığı maddeler başlığında 142/2-b, 35. maddelerinin yazılması ve sanığa sorgusu esnasında yakalama emri okunarak savunmasının tespit edilmesi,
Sanık H.. G.."in dosya mevcut adli sicil kaydına göre Mersin 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/1309 E- 2007/155 K sayılı ilamı ile 765 sayılı TCK 491/3, 522, 40; 647 s.K. 4 maddesi gereği 1095 TL adli para cezası ile mahkum edilmiş olup hükmün 21.02.2007 tarihinde kesinleştiği ve 10.02.2010 tarihinde yerine getirildiğinin anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık H.. G.. hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken denetim süresinin belirlenmesinin infaza yönelik bir işlem olduğu gözetilerek, 5237 sayılı Kanunun 58/6-7. maddesi gereğince mükerrir olan sanık hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesiyle yetinilmesi yerine, 5275 sayılı Kanunun 108/4. maddesine dayanılarak denetimli serbestlik süresinin de belirlenmesi,
2- Sanıklar hakkında 53. maddesi uygulamasında; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanıkların; aynı Kanun"un 53/1-c maddesinde yazılı haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi,
3- Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “müştereken” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar S.. G.., H.. G.. ve D.. G.."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık H.. G.. hakkındaki hüküm fıkrasından denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilen bölümünden “1 yıl süre ile” ibaresinin çıkartılması suretiyle; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53/1-c maddesinde öngörülen velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye; diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanmasına karar verilmek suretiyle; sanıklar hakkındaki hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin kısım çıkartılarak yerine “Sebebiyet verdikleri yargılama giderinin sanıklardan payları oranında ayrı ayrı alınarak hazineye gelir kaydına” cümlesinin yazılması suretiyle eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.