20. Hukuk Dairesi 2016/1625 E. , 2017/9182 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve birleştirlen dosya davacısı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dilovası ilçesi, ...köyünde 3402 sayılı Kanunun (5831 sayılı Kanunla eklenen) Ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro çalışmalarında 611 ada 16 pasel sayılı taşınmaz 16389 m2 yüzölçümü ve ham toprak niteliğiyle ve beyanlar hanesinde 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırıdışına çıkarıldığı belirtilerek, Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı ... vekili, taşınmazın bir kısmının evvelinden beri müvekkilinin murisleri ve müvekkili tarfından kullanıldığını ve halen kullanılmaya devam edildiğini, taşınmazın müvekkilin murisinden intikal eden 2/B vasfında olup, 1931 tarihli tapusu olduğunu ancak bu belgelerin kaybedildiğini belirterek müvekkilinin kullanmış olduğu kısmın adına tescilini talep etmiştir.
Birleşen dosya davacıları ..., ... ve asli müdahil ..., dava konusu taşınmazın bir kısmının kendilerinin kullanımında olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Asli müdahil ... vekili ise ise taşınmazın kökmuris..."dan intikal ettiğini, müvekkilin zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek, taşınmazın kök muris..."un tüm mirasçıları adına hisseleri oranında tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Orman Yönetimi ise taşınmazın 11/04/2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen kısmının orman vasfıyla Hazine adına tescili istemiyle davaya katılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davacı ... ve müdahil ..."ın davasının reddine, davacı ..., ... ve müdahil..."un davasının kısmen kabulüne, müdahil Orman Yönetiminin davasının kabulüne, dava konusu Kocaeli ili, Dilovası ilçesi, ...Mimarsinan mahallesi 611 ada 16 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının iptali ile 02.06.2015 havale tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 3.425,06 m2"nin Kemal oğlu ..."in kullanımındadır, (B) harfi ile gösterilen 6.047,54 m2"nin Tefik oğlu ..."un kullanımındadır, (D) harfi ile gösterilen
4.595,36 m2"nin Mustafa oğlu... mirasçıları ...,..., ...... ve ..."un müşterek kullanımlarındadır, taşınmazın krokide (A), (B) ve (D) harfleri ile gösterilen kısmı 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereği Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılmıştır." ibaresi eklenerek ham toprak niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
611 ada 16 parselin 02.06.2015 havale tarihli bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 2.321,34 m2"lik kısmının kadastro tutanağının iptali ile bu kısmın orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1945 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 06.12.1996 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece dava konusu taşınmaz başında iki kez keşif yapılmışsa da, ziraat birkişi dinlenmemiş, taşınmazın eylemli durumu, üzerinde kullanım bulunup bulunmadığı, üzerinde varsa ağaçların yaşı cinsi, kapalılık derecesi araştırılmamış, tespit tutanak bilirkişileri dinlenilmemiş, dinlenilen ve yeterli bilgiye sahip olmadığı anlaşılan tek mahalli bilirkişi beyanı ve tarafların gösterdikleri tanık beyanlarıyla yetinilmiştir.
O halde mahkemece; yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, tespit bilirkişileri, fen ve ziraat bilirkişi katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanun ile eklenen Ek-4. maddesi uyarınca çekişmeli taşınmazın tespit günü itibariyle fiilen kim veya kimler tarafından, ne zamandan beri, ne şekilde kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, tespit bilirkişilerinin tanık sıfatıyla taşınmaz başında dinlenilerek beyanlar arasında aykırılık bulunması halinde çelişki giderilmeye çalışılmalı, ziraat bilirkişisinden taşınmazın vasfı ve niteliği ile taşınmazda ekonomik amacına uygun kullanım olup olmadığı yönünde rapor alınmalı, taşınmaz bölümlerinin fiilen kim ya da kimler tarafında kullanıldığı saptanmalı, taşınmazın ayrı ayrı kullanılan alan bölümleri fen bilirkişi tarafından önceden olduğu gibi ölçülerek ayrı rapor ve kroki alınmalı, davacı ... ve ... tarafından kullanıldığı iddia edilen bölümler ayrı ayrı tespit edilip, ondan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Kabule göre de; kadastro hâkimi infazda tereddüt yaratmayacak şekilde, doğru sicil oluşturmakla görevli olduğu halde, hüküm yerinde "kadastro tespitinin iptali" yerine; "kadastro tutanağının iptaline" karar verilmiş olması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan gerekçelerle davacı ... ve birleşen dosya davacısı ..."un temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/11/2017 günü oy birliği ile karar verildi.