21. Hukuk Dairesi 2015/5962 E. , 2015/7223 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın yurtdışında gerçekleşen çalışma sürelerini borçlanma hakkı olduğunun tespitine, aksi yöndeki kurum işleminin iptaline 07/11/1986 tarihinin Türkiyede"de sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2) Dava, davacının yurt dışındaki sigortalılığı nedeniyle ülkemizdeki sigortalılık başlangıç tarihinin 07.11.1986 olduğunun ve yurt dışında Türk vatandaşı olarak geçen süreyi 3201 sayılı Yasaya göre borçlanma hakkı bulunduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne , 6552 sayılı Yasanın 64. maddesi ile 5521 sayılı Yasanın 7. maddesine eklenen fıkra gereğince davalı Sosyal Güvenlik Kurumu,aleyhine dava açılan işveren yanında feri müdahil niteliğine dönüştüğünden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Yasanın 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 7. maddesine eklenen fıkrada, 5510 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi hariç olmak üzere dava açılmadan önce Kuruma başvurulmasının zorunlu olduğu,hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kuruma resen ihbar edileceği, davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiştir.
-6552 sayılı Kanunun Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşülmesi sırasında sunulan kanun teklif gerekçesinde 54. maddede 5510 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik mevzuatı uygulamasından kaynaklanan davalarda, dava açılmadan önce Kuruma müracaat şartı getirildiği ve yargı yoluna başvurulmadan önce idari aşamada uyuşmazlıkların çözümlenmesinin amaçlandığı ,diğer taraftan hizmet akdi nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile sigortalılar tarafından işveren aleyhine açılan davalarda dava, Sosyal Güvenlik Kurumuna re"sen ihbar edilerek Kurumun bu davalarda artık davalı taraf olmaktan çıkarılması, ihbar üzerine davaya davalı yanında fer"i müdahil olarak katılması, davalı taraf başvurmasa dahi kanun yollarına başvurabilmesinin hedeflendiği belirtildikten sonra ,Kurum bu davada taraf olmayıp fer’i müdahil olacağı için dava sonucu verilen kararda Kurum aleyhine yargılama giderlerine hükmolunmayacağı ifade edilmiştir. Kanun teklifinde “7 nci maddeye bu Kanunla eklenen dördüncü fıkra hükmü, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda da uygulanır.” hükmü Geçici 3. madde olarak öngörülmüşken yasanın TBMM ce kabulü aşamasında anılan maddeye yer verilmemiştir. Şu durumda ,6552 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce açılan davalarda da bu maddenin uygulanacağına dair bir geçiş hükmüne kanunda yer verilmediği anlaşılmaktadır.
Davanın 6552 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce açıldığı,daha sonra yürürlüğe giren Yasanın konuya ilişkin geçiş hükmü içermediği ve hatta kanunun Mecliste görüşülmesi aşamasında bu yöne ilişkin düzenlemenin kanun koyucu tarafından benimsenmediğinin anlaşılması karşısında 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkranın 11.09.2014 tarihinden önce açılan davalarda uygulanamayacağı açıktır.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ :Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına , temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
06.04.2015 gününde oy birliği ile karar verildi.