Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması
Hüküm : TCK"nın 133/1, 137/1-b, 62/1, 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Seferihisar İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı Doğanbey Jandarma Karakolunda jandarma astsubay olarak görev yapan tanık ..."in, içeriğinde suç teşkil edebilecek konuşmaların yer aldığını iddia ettiği 3 adet CD"yi, 10.12.2013 tarihinde, Seferihisar İlçe Jandarma Komutanlığına teslim etmesinin ardından başlatılan adli soruşturma sonunda; Ürkmez beldesinde kendisine ait iş yerinde yeğeni ... ile beraber bilgisayar ve cep telefonu işi ile uğraşan sanık ..."ın, Doğanbey Jandarma Karakol Komutanlığında jandarma uzman çavuş olarak görev yapan mağdur ... ile ... isimli diğer mağdurun iş yerinde geçen aleni olmayan konuşmalarını, mesleği olan elektronik ve bilgisayar teknolojisindeki bilgilerin sağladığı kolaylıktan yararlanarak, gizlice kaydedip, tanık ..."e vererek TCK"nın 133/1. madde ve fıkrasındaki kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Tanık ..., sanık ..."ın yeğeni olan ve yaş küçüklüğü nedeniyle dosyası tefrik edilen suça sürüklenen çocuk ... tarafından 06.12.2013 tarihinde iddiaya konu CD"lerin kendisine verildiğini ve kendisinin de bu CD"leri 10.12.2013 tarihinde Seferihisar İlçe Jandarma Komutanlığına teslim ettiğini beyan etmesine rağmen İzmir Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Adli Bilişim Büro Amirliğinin 13.05.2014 tarihli raporunda “... Uzman-1 mp3” ve “... Uzman-2 mp3” adlı dosyaların CD üzerine 09.12.2013 tarihinde yazıldığının tespit edilmesi, suça sürüklenen çocuk ..."ın; söz konusu kayıtlardan soruşturma esnasında haberdar olduğunu, kaydın kim tarafından yapıldığını bilmediğini, tanık ..."in anlatımlarının doğru olmadığını ifade etmesi, mağdur ..."ın olay öncesinde tanık ... ile aralarında husumet bulunduğunu beyan etmesi, sanık ..."ın suçlamayı kabul etmemesi karşısında,
Maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi, sübuta ve suç vasfına ilişkin tereddütlerin giderilmesi amacıyla; tanık ..."in, CD"nin oluşturulma tarihine ilişkin İzmir Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Adli Bilişim Büro Amirliğinin raporuyla çelişkili önceki beyanları kendisine okunup, çelişkinin nedeni ve CD"leri hangi tarihte kimden aldığına dair ayrıntılı ifadesinin alınması, suça sürüklenen çocuk ... hakkındaki soruşturma evresinde tefrik edilen dosyanın akıbeti araştırılıp, onaylı bir örneği temin edilerek incelenmesi, mağdurlar ... ile ..."a ilişkin kaydın denetime olanacak verecek şekilde çözümü yaptırılarak, kaydedilen konuşmaların hangi tarihte, nerede, kimler arasında geçtiği ve içeriği ile kayda alınan konuşmaların özel bir gayret gösterilmeksizin başkaları tarafından da duyulabilen aleni konuşmalar olup olmadığının belirlenmesi, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek, iddia ve savunmanın doğruluk derecesi açıklığa kavuşturulduktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, mağdur ..."ın 16.09.2015 tarihli duruşmada şikayetinden vazgeçtiği de gözetilmeksizin, sanığın mağdurlar ... ile ..."a yönelik TCK"nın 133/1. madde ve fıkrasındaki kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunu işlediğine dair eksik incelemeye ve yetersiz gerekçelere dayalı mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabul ve uygulamaya göre de:
Sanık hakkında TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.