19. Hukuk Dairesi 2017/1549 E. , 2019/53 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalı ile 01.06.2009 tarihli 5 yıl süreli Bayilik sözleşmesi imzalandığını,davalının yapmış olduğu satışların 2012 yılında % 37.34 oranında azaldığını, 2013 Şubat ayında 800 Kg gibi düşük miktarda alım yapıldığını,bu azalmanın tespiti için davalı iş yerinde .... Fikri Sinai Haklar Hukuk Mahkemesince 2013/6 D.İş sayılı dosyasından yapılan tespitte davalının iş yerinde farklı markalı LPG tüplerinin tespit edildiğini, bu durumun LPG Piyasası Kanunun 8.maddesi ile Bayilik Sözleşmesinin 1/b,3/b ve 4.maddelerine aykırılık teşkil ettiğini belirterek,bilirkişi hesabından sonra artırılmak üzere tüplerin iade edilmemesinden dolayı 2.500,00 TL cezai şart, 2.500,00 TL kar mahrumiyeti ve 20.540,00 TL sözleşmenin feshinden kaynaklanan cezai şart olmak üzere toplam 25.540,00 TL maddi tazminatın ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren yürütülecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili,öncelikle davanın davalının ikametgahı olan İzmir Mahkemeleri’nde açılması gerektiğini,taraflar arasında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, fakat sözleşmenin davacı tarafından davalının yükümlülüklerine uymadığı gerekçesiyle feshedildiğini,LPG kullanan konut abonelerinin çoğunun, doğalgaz aboneliğinin ve kullanımının yaygınlaşması nedeniyle LPG’yi yada davacının ürünlerini tercih etmemeleri nedeniyle bu ürüne olan talebin azaldığını,ayrıca davacı şirketin İzmir de mevcut iki ana bayiye,davalı şirket gibi görece küçük bayiler zararına olarak daha düşük fiyatlardan satış yaparak haksız rekabet oluşturduğunu,bunun sonucunda da davalı şirketin satışlarının düştüğünü ileri sürererk sözleşmenin haklı nedenlerle feshinin mümkün olmadığını,bu nedenle talep edilen tazminatları kabul etmediklerini,davayı kabul anlamına gelmemek ve fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının davacı nezdindeki 5.271,75-TL tutarındaki depozito alacağı ile 6.141,35-TL tutarındaki teminat alacağının mahsup tarihine kadarki ticari faizi ile hesap edilerek takas ve mahsup edilmesini talep ettiklerini belirterek davanın öncelikle yetki yönünden aksi halde esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller,yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre,taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 22.maddesi uyarınca bayinin borç ve yükümlülüklerinden birinin ihlali halinde davacı ..."ın uygun bir süre ve uyarı ihtarı göndermesi ve bunun sonucunda sözlemeyi feshetmesi gerektiği,somut olayda, davalının iş yerinde İpragaz dışındaki markalara ait tüpleri bulundurması ve satışını yapmasının davacı açısından haklı bir fesih nedeni oluşturduğu ancak fesih hakkının kullanılabilmesi için öncelikle sözleşmenin 22. maddesi uyarınca davalıya uygun bir süre verilmesi ön koşulu getirildiği,davacının ise bu ön koşulu yerine getirmediği, doğrudan sözleşmenin feshi yoluna gidildiğini, her ne kadar anılan maddede sözleşmede yazılı ihtarsız fesih haklarından bahsedilmiş ise de tüm sözleşme kapsamı incelendiğinde ihtarsız fesih ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı,bayilik sözleşmesinin feshi için gerekli olan ön koşul yerine getirilmediğinden haklı fesihten bahsedilemeyeceği ve buna bağlı olan tazminat haklarının da kullanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.