3. Hukuk Dairesi 2014/2875 E. , 2014/5745 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANTALYA 3.SULH HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/07/2012
NUMARASI : 2009/1427-2012/1002
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında abone sözleşmesi imzalandığını, davalının hakkında tahakkuk eden faturaları süresinde ödememesi üzerine Antalya 4.İcra müd. 2006/4806 esas sayılı takip dosyası ile takibe başlandığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini, davalının 2.597,79 TL ana para, 8.996,89 TL faiz ve 720,15 TL gecikme zammı KDV"si olmak üzere toplam 12.310,78 TL borçtan sorumlu olduğunu ileri sürerek, bu bedelin davalıdan alınarak davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, alacak miktarına uygulanan gecikme cezasının yasaya aykırı olduğunu, gecikme cezasının hangi tarihten itibaren işletildiğinin belirtilmediğini, borcun kaçak kullanımdan kaynaklanması durumunda borcun aslını ve ferilerini kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.424,46 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek % 23,4 ve değişen oranlarda gecikme zammı ile birlikte davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine, 8.697,71 TL gecikme zammı ve 695,74 TL gecikme zammı KDV"si olmak üzere toplam 9.393,45 TL"nin davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder.
Satıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalının mesken abonesi olduğu ve taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı yasanın 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak sözkonusu olmaz. Mahkemece bu yönler gözönünde tutularak ayrı bir Tüketici Mahkemesi varsa görevsizlik kararı verilmesi, yok ise ara kararı verilerek davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.