Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/502
Karar No: 2021/2178
Karar Tarihi: 12.04.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/502 Esas 2021/2178 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2021/502 E.  ,  2021/2178 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - BEDEL - TENKİS

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, davanın reddine dair yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılarak davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından temyizi üzerine Dairece, bozulmuş olup, ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, ...Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.05.2018 tarih ve 2014/608 Esas, 2018/246 Karar sayılı kararına yönelik davacılar tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b-1 gereğince esastan reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel, bu da mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakan dedeleri ... ...’ın 1022 ada 48 parsel sayılı taşınmazını 1977 yılında davalı çocukları ... ve ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, mirasbırakan üzerinde de pay kaldığını, taşınmaz üzerinde 1983 yılında kat mülkiyeti kurulduğunu, davalıların alım güçleri bulunmayıp bedeller arasında fark olduğunu, mirasbırakanın gizli bağış amacını örtmek için 6 no’lu bağımsız bölümün çıplak mülkiyetini de 2002 yılında davalı kızı ...’ya satış yoluyla devrettiğini, muris muvazaası söz konusu olduğunu ileri sürerek, davalılar adına kayıtlı olan bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini, olmadığı takdirde tazminat, bu da olmadığı takdirde saklı paylarının tenkisini istemişlerdir.
    Davalılar, davalı ...’ın dava konusu taşınmazı mirasbırakandan değil 3. kişi ...’tan 01.10.1970 tarihinde satın alıp mirasbırakanla birlikte bina inşaa ettiklerini, davalı ... ile ...’nın ise 1977 yılında mirasbırakandan ve davalı ...’dan bedeli karşılığında satın aldıklarını, bina inşaa edilirken banka kredisi kullanan mirasbırakanın krediyi ödeyebilmek ve başkaca yatırım yapabilmek için taşınmazı sattığını, mirasbırakanın kredi borcunu bitirdikten sonra eşiyle birlikte dava dışı 7442 parsel sayılı arsayı satın aldığını ve bu taşınmazın halen mirasbırakan adına kayıtlı olduğunu, dava dışı 7442 parsel sayılı taşınmaz üzerine yapılan binanın yüklenici tarafından ayıplı teslim edilmesi nedeniyle mirasbırakanın dava konusu taşınmazdaki 6 no’lu bağımsız bölümün çıplak mülkiyetini 2002 yılında davalı kızı ...’ya satmak zorunda kaldığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    İlk derece mahkemesince, davanın reddine dair verilen kararın davacılar tarafından istinafı üzerine, ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, davacıların istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiş, davalıların temyizi üzerine Dairece; “..Somut olaya gelince, her ne kadar bölge adliye mahkemesince, mirasbırakanın taşınmaz satmaya ihtiyacı bulunmadığı, bedeller arasında fahiş fark olduğu, satış bedelinin ödendiğinin davalı tarafça kanıtlanamadığı, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle mirasbırakandan davalılara geçen ½ pay yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda mirasbırakanın asıl amaç ve iradesinin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılmasının önem arz ettiği, böylesi bir iddianın ileri sürülmesi halinde ispat külfetinin davacı tarafa ait olduğu kuşkusuzdur. Ne var ki, dinlenen davacı tanıklarının mirasbırakan tarafından yapılan temlikle ilgili bilgilerinin bulunmadığı, mirasbırakanın 1996 yılında ölen oğlu ...’den veya bu oğlundan olma davacı torunlarından mal kaçırmasını gerektirir somut bir olgunun ortaya konulamadığı, üstelik davacıların annesi olan ve davacı tanığı olarak dinlenen ...’nin, davacıların babası ... ile mirasbırakanın arasının diğer çocuklarla aynı olduğunu ifade ettiği, salt bedeller arasındaki farkın da muvazaanın ispatında yeterli olmadığı, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu iddiasının davacı tarafça ispatlanamadığı sonucuna varılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, bozma ilamına uyulmasına, ...Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.05.2018 tarih ve 2014/608 Esas, 2018/246 Karar sayılı kararına yönelik davacılar tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere, HMK 297/2. maddesinde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince de hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır.
    Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 6100 sayılı HMK"nın 373/3. maddesi gereğince bozma ilamına uyulduğuna göre bundan sonra mahkemece yapılacak iş bozmaya ve HMK"nın 297. maddesine uygun yeni bir karar vermekten ibarettir. ...Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/608 Esas, 2018/246 Karar sayılı 10.05.2018 tarihli kararının...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 2018/1532 Esas, 2019/702 Karar sayılı 09.05.2019 tarihli kararıyla kaldırıldığı gözetilmeksizin yazılı olduğu üzere istinaf isteminin reddi şeklinde hüküm oluşturulması usul hukukuna açıkça aykırılık oluşturmaktadır.
    Hâl böyle olunca, bozma ilamına göre, HMK"nın 297. maddesine aykırı olmayacak biçimde davanın reddi yönünde yeni bir karar verilmesi için hüküm bozulmalıdır.
    Davacıların değinilen yön itibariyle yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nun 371/1-a maddesi gereğince...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, HMK"nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi