Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2891
Karar No: 2014/5855
Karar Tarihi: 10.04.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/2891 Esas 2014/5855 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/2891 E.  ,  2014/5855 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ADIYAMAN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 17/01/2012
    NUMARASI : 2005/501-2012/22

    Taraflar arasında görülen manevi tazminat ve istirdat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı, ticarethane elektrik abonesi olduğunu, davalı görevlileri tarafından kaçak elektrik kullanıldığı belirtilerek, tutanak düzenlenip kaçak elektrik bedeli tahakkuk ve tahsil edildiğini, aleyhine elektrik hırsızlığı suçundan ceza davası açıldığını, yapılan yargılama sonucunda beraaatine karar verildiğini öne sürerek, davalı tarafından haksız olarak tahsil edilen ıslah edilmiş hali ile 1.180,00 TL"nin istirdadına ve uğradığı ızdıraptan dolayı 10.900,00 TL manevi tazminatın davalı kurumundan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne; manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulü ile 8.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin (EPMHY) “Sayacın tüketim kaydetmemesi’ başlıklı 19.maddesi hükmünde, sayacın, müşterinin kusuru dışında herhangi bir nedenle tüketim kaydetmediğinin tespit edilmesi halinde, varsa müşterinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri dikkate alınarak, yoksa, sayaç çalışır duruma getirildikten sonraki müşterinin ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait tüketimlerinin ortalaması alınarak geçmiş dönem tüketimleri hesaplanacağı; perakende satış lisansı sahibi tüzel kişi tarafından yapılan tahakkuk işleminde sayacın tüketim kaydetmediği dönem birim fiyatları kullanılır ve gecikme faizi uygulanmayacağı; ikili anlaşmalar kapsamında elektrik enerjisi tüketen bir müşterinin sayacının doğru tüketim kaydetmemesi durumunda dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi tarafından bu madde kapsamında işlem yapılacağı açıklanmıştır.
    Ceza mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesindeki davaya etkisini düzenleyen Borçlar Kanunu’nun 53.maddesi hükmünde, "Hakim, kusur olup olmadığına, yahut haksız fiilin failinin temyiz kudretini haiz bulunup bulunmadığına karar vermek için ceza hukukunun sorumluluğa ilişkin hükümleri ile bağlı olmadığı gibi, ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile de mukayyet değildir. Bundan başka ceza mahkemesinin kararı, kusurun takdiri ve zararın miktarının tayini hususunda dahi hukuk hakimini takyit etmez." denilmektedir. Aynı düzenleme yeni Türk Borçlar Kanununun 74.maddesi hükmünde de “Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.” şeklinde önceki kanuna paralel şekilde düzenlenmiştir.
    Bu açık hüküm karşısında, ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hakimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız değildir. Öğreti ve uygulamada hukuk hakiminin, maddi olaylara ve özellikle fiilin hukuka aykırılığına ilişkin olarak ceza hakimi tarafından yapılan tespitlerle bağlıdır. Hukuk hakiminin ceza mahkemesi kararındaki maddi olgularla bağlılığının ölçüsü; beraat kararında suçun sanık tarafından işlenip işlenmediğinin kesin olarak, delilleriyle tespit edilip edilmediğidir. Ceza mahkemesinin, kusurun ve zarar miktarının takdiri hususundaki kararı, yani, fiilin işlendiği sabit olduğu halde, kusurluluğa ya da kusursuzluğa ilişkin saptaması, hukuk hakimini bağlamaz. Hukuk hakimi, ceza mahkemesinin kusura ilişkin değerlendirmesiyle ve buna etkili tespit edilen olgularla bağlı kalmaksızın, taraflarca ileri sürülen delilleri toplayıp, tümünü birlikte değerlendirerek bir sonuca varmalıdır. Başka bir deyişle maddi olayları ve yasak eylemleri saptayan ceza mahkemesi kararı, taraflar yönünden kesin delil niteliğini taşır. Ancak bu bağlayıcılık ve kesin delil niteliği ceza davasında yargılanan kişi yönünden söz konusudur. Ceza mahkemesinde sanık olarak yargılanan kişi dışında başkaları hakkında açılan hukuk davasında bu kurallar uygulanamaz.
    Somut olaya gelince, 27.01.2004 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağında, davacının ticarethanede, abone olduğu halde, test sonucuna göre sayacın 1/5 eksik tüketim yaptığı tespit edilmiştir. Mahkemece dinlenilen tutanak düzenleyicileri, davacının sayaca müdahalesinin tespit edilmediğini beyan etmişlerdir. Davacı aleyhine 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/87 Esas sayılı ceza davasında, delil yetersizliğinden beraat kararı verildiği, verilen kararın müşteki vekili tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 08/05/2006 tarih ve 2005/18564 Esas-2006/471 Karar sayılı ilamıyla hükmün onanmasına karar verildiği, kararın 05/05/2006 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine atıf yapmadan, aylık tüketim ortalamalarına göre hesaplama yapmış, bu rapor benimsenerek maddi tazminat talebine ilişkin hüküm kurulmuştur.
    Mahkeme, ceza mahkemesinde, davacının atfedilen elektrik hırsızlığı suçundan beraat ettiği, davacının sosyal çevrede imajının zedenlendiği, davacının bu duruma çok üzüldüğü gerekçesiyle manevi tazminat talebinin kısmen kabul edildiği açıklanmıştır. Yukarıda açıklanan hukuki olgular dikkate alındığında ceza mahkemesince verilen beraat hükmünün görülmekte olan davada mahkemeyi bağladığından ve ceza mahkemesinin kesinleşmiş kararının görülmekte olan dava yönünden de kesin hüküm oluşacağından söz edilemez. Ayrıca, davacının kişilik haklarının, hukuka aykırı olarak saldırıya uğraması söz konusu olmadığından, manevi tazminat şartlarının oluşmadığı kuşkusuzdur. Bu nedenlerle manevi tazminata yönelik mahkeme hükmünün gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Öte yandan, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu yukarıda açıklanan yönetmelik hükümlerine ve denetime elverişli değildir.
    Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle dosyanın dava konusunda uzman elektrik mühendisi bilirkişiye verilmesi, bilirkişiden davalının davacı taraftan isteyebileceği bedelin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi, şartları oluşmadığından davacının manevi tazminat talebinin reddedilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi