20. Hukuk Dairesi 2017/3351 E. , 2017/9327 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVACILAR : Sütçü Kemal Ticaret ve İş Merkezi Yöneticiliği Adına Yönetim Kurulu ...ı, ....,H...
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde, davalı şirketin "... Sk. ...Ticaret İş Merkezi 7/ 235, 236, 237.../..." adresindeki bağımsız bölümlerde kiracı olduğunu, davalının kullanımında bulunan bu bağımsız bölümlerin önüne denk gelen ortak alanlardan olan koridorlara çeşitli malzeme ve atıklar yığmak sureti ile ortak alanları depo gibi kullandığını, bu hususta ... 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/24 D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını beyanla davalının ortak alanlara haksız müdahalesinin men"ine karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece açılan davanın kabulü ile davalının iş merkezinin ortak alanlarına müdahalede bulunduğu anlaşıldığından bu müdahalenin men"ine ve bu müdahalenin giderilmesi için davalı tarafa 20 gün mehil verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava müdahalenin meni istemine ilişkindir.
Mahkemece anataşınmaza ait yönetim planı maddeleri de gözönünde bulundurularak davalının ortak alan olan koridoru depo olarak kullanıp kullanmadığının belirlenmesi, Kat Mülkiyeti Kanununun 16. maddesi “kat malikleri anagayrımenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar” hükmü gereği davalının haksız olduğu iddia edilen müdahalesinin, bu kapsamda kalıp kalmadığı, dava konusu yeri makul süre ile kullanıp kullanmadığı belirlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirmiştir.
Ayrıca kabule göre de HMK"nun 297. maddesine göre mahkemece verilen kararın hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi ve verilen karar ile iki tarafın leh ve aleyhine hükmedilen görev ve hakların gayet açık ve anlaşılır biçimde yazılması gerekmektedir. Somut olayda, mahkemece sadece müdahalenin menine karar verilerek hüküm fıkrasında menine karar verilen müdahalelerin neler olduğunun açıkça belirtilmemesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 13/11/2017 günü oybirliği ile karar verildi.