1. Hukuk Dairesi 2015/17336 E. , 2018/14259 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı, eşi ile sorunlar yaşaması ve boşanma davası sonunda elindeki malları kaybedeceği korkusuyla 5475 ada 10 parsel sayılı taşınmazını 13/05/2009 tarihinde anlaşmalı olarak ..."ya tapuda devrettiğini, ..."nın da yapılan bu işlemden duyduğu rahatsızlık sonucu davalı ..."a 16/06/2009 tarihinde temlik ettiğini, ..."ın da kötüniyetli olarak taşınmazı ..."a satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek muavazalı temlikin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., tapu kayıtlarında kısıtlama olmadığını görüp, tapuya güven ilkesi gereği iyi niyetli olarak dava konusu taşınmazı satın aldıklarını, iyiniyetin korunması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; "... tapu kaydına dayanılarak açılan tapu iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmaması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. ....Hal böyle olunca davacı tarafa tescil davası açması konusunda olanak tanınması ve açıldığı takdirde eldeki davayla birleştirilmek suretiyle işin esası hakkında bir hüküm kurulması gerekirken bu hususun gözardı edilerek, yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulması üzerine, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne ilişkin verilen karar, Dairece; "... Davacı ile ilk el durumundaki dava dışı ... arasındaki hukuki ilişkinin muvazaalı olup olmadığının açıklığa kavuşturulması zorunludur. Hal böyle olunca, ilk el durumundaki ..."nın davada yer almasının sağlanması ondan sonra yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca davacı ile ... arasındaki temliki işlemin muvazaalı olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerektiği" gerekçesiyle hüküm bozulmuş, bozmaya uyularak ilk el ..."nın davaya katılımı sağlanarak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne ilişkin verilen karar, davalı ..."ın temyizi
üzerine, bu kez Dairece; "....somut olayda, bozma ilamında belirtildiği üzere mahkemece, ... davaya dahil edilmesine karşılık, davalı ..."ın iyiniyetli olup olmadığı hususunda hükme elverişli ve yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığı söylenemez. ...iddia ve savunma doğrultusunda tarafların keşif ve bilirkişi incelemesi dahil tüm delillerinin toplanması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması, toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesi, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi" gereğine değinilerek karar bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, mahkemece son kayıt maliki ..."ın iyiniyetli olmadığı ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda, ilk el ..., davacı ..."in eşiyle aralarındaki anlaşmazlık nedeniyle muvazaalı olarak taşınmazı devraldığını, bu durumdan rahatsız olması nedeniyle, davacının isteği doğrultusunda taşınmazı davalı ..."a devrettiğini beyan ettiği, davalı ..."da, 08.12.2009 tarihinde mahkemece huzurunda davayı kabul ederek "dava konusu taşınmazı hiçbir bedel ödemeden davalı ..."den devraldığı, yine hiçbir bedel olmadan davalı ..."a devrettiği ve devirlerin muvazaalı olduğunu davalı ..."in de bildiğini ifade ettiği, davalı ... ile ..."ın aynı mahallede ikamet ettikleri, son kayıt maliki İsmail"in davacı ve diğer davalılar arasındaki ilişkiyi bildiği, bu durumda davalı ..."in iyiniyetli kabul edilemeyeceği ve TMK"nun 1023. maddesi koruyuculuğundan yararlanamayacağı gözetilerek, tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.