1. Hukuk Dairesi 2017/3105 E. , 2018/14294 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TECSİL, TENKİS
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakan babaları ...’in, 1491 ada 25 parsel sayılı taşınmazdaki 4/6 payını (2/6’şar payla) davalı oğullarına satış suretiyle devrettiğini, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, taşınmazın 06.06.2014 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu edilerek 15 ve 16 nolu bağımsız bölümlerin davalılar adına tescil edildiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, mirasbırakanın eşinin bakımının taraflarından yapıldığını, taşınmaz üzerinde inşa edilen binanın yapımına katkıları da dikkate alınarak temlikin gerçekleştirildiğini, murisin mirasçılardan mal kaçırma kastının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacıların da içinde bulunduğu tüm mirasçıların kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaparak taşınmazın paylaşımı konusunda anlaştıkları, taahhüt edilen bağımsız bölümler adlarına tescil edildiği halde davacıların eldeki davayı açmalarının Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde belirtilen iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacılar vekilinin istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından esastan reddedilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, özellikle temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu iddiasının kanıtlanamadığı gözetilerek davanın reddedilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davacıların esasa ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine;
Davacıların vekalet ücretine yönelik temyiz itirazına gelince;
Bilindiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda dava değeri taşınmazın tümünün değeri, üzerinden davayı açan mirasçı ya da mirasçıların payına isabet eden değerdir.
Somut olayda, dava 10.000,00 TL gösterilmek suretiyle açılmış, mahkemece yapılan keşif sonucu dava konusu taşınmazların tümünün dava tarihindeki değeri 700.000,00 TL olarak tespit edilmiş olup, davacıların miras payına (6/24) isabet eden değer 175.000,00 TL’dir. Davacılar ise 1.817,00 TL harç ikmal ederek dava değerini 116.397,30 TL’ye arttırmışlardır. Bu durumda keşfen belirlenen toplam değer üzerinden harcı ikmal edilen 116.397,30 TL dava değeri üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken fazla avukatlık ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının 3. bendindeki “Davalılar kendilerinin vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT uyarınca hesaplanan/13/1 maddesi uyarınca 32.570,00 TL ücreti vekaletin davacı taraftan alınarak davalı tarafa ödenmesine,” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “Davalılar kendilerinin vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT uyarınca hesaplanan 13/1 maddesi uyarınca 12.061,80 TL ücreti vekaletin davacı taraftan alınarak davalı tarafa ödenmesine,” ibaresinin yazılarak hükmün bu şekli ile 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın kararı veren ... .. 28. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.