3. Hukuk Dairesi 2020/5881 E. , 2021/1052 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ecrimisil davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar, davalı ile müştereken maliki oldukları 1146 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan yapıların davalı tarafından kiraya verilmek suretiyle kullanıldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle hisselerine düşen 25.000,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talep miktarını 111.596,09 TL"ye artırmışlardır.
Davalı, dava konusu yapıların kendisine ait 10 parselde yer aldığını, dava konusu taşınmazda pay sahibi olduğunu ve kendisine yönelik ecrimisil davası açılamayacağını savunarak; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, faiz talebiyle ilgili olumlu olumsuz bir karar verilmemiş olması nedeniyle ve tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına işaret edilmek suretiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile toplam 111.356,09 TL ecrimisil bedelinin dönemlerinden başlatılmak suretiyle yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tarafların müştereken maliki oldukları taşınmazdaki yapıların davalı tarafından kiraya verilmek suretiyle gelir elde edildiği iddiasına dayalı pay oranında ecrimisil isteğine ilişkin olup, mahkemece taşınmaz üzerindeki yapıların davalı tarafından kiraya verildiği ve davacılara bir ödeme yapılmadığı saptanarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından 29/96"şar hisseyle davacıların, 3/32 hisseyle davalının müştereken maliki oldukları sulu tarla vasıflı 654 m2 büyüklüğündeki dava konusu taşınmaz üzerinde ekmek fırını, kazan dairesi, odunluk, market ve dükkan olarak kullanılan yapılarla birlikte iki adet mesken ile dava konusu yapılmayan ancak mülkiyeti davalıya ait olduğu mahkeme kararıyla tespit edilen başkaca yapıların bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacılar, dava konusu yapıların kiraya verilmek suretiyle elde edilen gelirden
paylarına düşen miktarın kendilerine verilmediğini beyanla hisseleri oranında eldeki davayı açmışlardır. Bilindiği üzere, 6100 sayılı HMK’nun “taleple bağlılık ilkesi” başlıklı 26/1 maddesinde hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır. Sözü edilen yasa maddesi uyarınca, mahkemenin talepten başka bir şeye karar vermesi mümkün bulunmamaktadır. Somut olayda, mahkemece 26.05.2014 tarihli bilirkişi raporuna bağlı kalınarak hüküm kurulmuştur. Rapor incelendiğinde, davacıların hisselerine düşen ecrimisil bedelleri ayrıca saptandığı halde, raporda toplam ecrimisil bedeli olarak belirtilen rakamlar üzerinden talebi aşacak ve davalıya ait hisseye de isabet edecek şekilde hüküm kurulmuş olması doğru olmamıştır. Diğer yandan, dava konusu yapılardan bazılarının davalıya ait bitişikteki 10 parsel sayılı taşınmaza taşkın olduğu 30.05.2014 tarihli bilirkişi raporuyla anlaşılmakta olup, ecrimisil hesabı yapılırken bunun dikkate alınmamış olması da bozma nedenidir. Hal böyle olunca taleple bağlı kalınarak ve bitişikteki 10 parsele taşkınlığı saptanan yapılar bakımından bu olgu da gözetilerek aldırılacak bilirkişi raporuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, açıklanan bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
2- Bozma nedenlerine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda bir numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, iki numaralı bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.