3. Hukuk Dairesi 2018/653 E. , 2018/7084 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki asıl ve 2011/175 esas sayılı birleşen davada itirazın iptali, 2011/176 esas sayılı birleşen davada alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve 2011/176 esas sayılı birleşen davanın kabulüne, 2011/175 esas sayılı birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Asıl davada, davacı, taraflar arasında 01/09/2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, davalının haksız olarak kira sözleşmesini feshettiğini, kiralananın anahtarının usulüne uygun bir şekilde teslim edilmediğini, Aralık 2009, Ocak, Şubat 2010 kira bedelleri ödemesi gerektiği halde ödemediğinden kira sözleşmesinin 5. maddesinde kararlaştırılan cezai şart alacağının takibe konu edildiğini, takibe itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına % 40"dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleştirilen ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011 /175 esas sayılı dosyasında, davacı, Aralık 2009, Ocak, Şubat 2010 ayları kira alacağının tahsili için takip başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Birleştirilen ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/176 esas sayılı dosyasında, davacı, kiracının, kiralananı tahliye ederek ayrıldığının ihtarname ile öğrenmesi
üzerine, 03.03.2010 tarihinde ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/33 ve 2010/34 D.iş sayılı dosyaları ile kiracının taşınmaza vermiş olduğu zararların tespit ettirildiğini, 2010/33 D.İş sayılı dosyada alınan rapora göre hor kullanmadan dolayı taşınmaza yapı malzemeleri yönünden verilen zararın 13.910 TL olduğunu, 2010/34 D.İş sayılı dosyada, elektrik tesisat hasarlarının giderilmesi, tesisatın eski hale getirilmesi için gerekli olan masrafların ise KDV hariç 14.738,64 TL olarak tespit edildiğini, toplam 28.648,64 TL hasar bedelinden depozito düşüldüğünde 9.936,74 TL alacaklı olduğunu beyanla 9.936,74 TL"nin 22/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, asıl ve birleşen davalara cevabında, kiralananın, zabıta ekipleri tarafından 18/08/2009 tarihinde mühürlendiğini, mühürlenen bir iş yerinin faaliyet göstermesinin mümkün olmadığını, kira sözleşmesinin ruhsat alınamadığından dolayı feshedilmediğini, iş yerinin mühürlenmesi nedeniyle kira sözleşmesinin feshedildiğini, kiralananı ruhsat almaya elverişli olarak bulundurma yükümlülüğünün davacıya ait olduğunu, ödenmediği iddia edilen aylarda kiracı olmadığını, kira sözleşmesini feshederek başka yere taşındığını, sözleşmenin feshedilmesi ile kira ilişkisi sona ereceğinden kira talep edilemeyeceğini, bu sebeple ceza da ödemenin söz konusu olamayacağını, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, kiralananda zarar verildiği iddia edilen elektrik tesisatının kendisi tarafından yapıldığını, davacının zararı belirlenirken, kiralananın, kira sözleşmesinin yapıldığı zamandaki halinin dikkate alınması gerektiğini, kiralananda yapılan işin niteliğinin dikkate alınmadığını, maliyetin fazla belirlendiğini, zarar kalemlerinin tek tek belirlenmesi gerektiğini, ayrıca davalı taşınmazı terkettikten sonra hırsızlık fiili işlendiğini ve taşınmaza hırsızlarca zarar verildiğini, bu zararlardan sorumlu olmayacaklarını beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Asıl davanın kabulü ile davalı borçlunun kapatılan ... İcra Müdürlüğünün 2010/3442 esas nolu dosyaya yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin 36.000,00 TL asıl alacak ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz işletilerek devamına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen 36.000,00 TL asıl alacak üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline; birleştirilen kapatılan ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011 /175 esas sayılı dosyasında, davanın kısmen kabulüne, davalı borçlunun kapatılan ... İcra Müdürlüğünün 2010/ 3443 esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazının 18.000,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin 18.000,00 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz işletilerek devamına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen 18.000,00 TL asıl alacak üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davacının işlemiş faiz talebinin şartları oluşmadığından reddine; birleştirilen kapatılan ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/176 esas sayılı dosyasında, davanın kabulüne, 9.936,74 TL alacağın dava tarihi 28.02.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının 22.03.2010 tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinin davalının dava tarihinden önce usulüne uygun ihtarname ile temerrüde düşürüldüğü subuta ermediğinden reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-)Taraflar arasında 01/09/2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin 5. maddesinde, "Kira bedellerinin herhangi birinin süresinde ödenmemesi halinde kiracı 6 aylık kira bedelini kiraya verene tazminat olarak ödeyecek ve mecuru tahliye edecektir." düzenlemesi yer almaktadır. Davacı tarafından başlatılan takipte, sözleşmenin 5. maddesine dayanılarak 6 aylık kira bedeli 36.000 TL"nin cezai şart olarak tahsili talep edilmiştir. Mahkemece, itirazın iptali ile asıl alacak miktarının % 40"ı oranında icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş ise de İcra İflas Kanunun 67. maddesindeki düzenlemeye göre davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi için davaya konu alacağın gerçek miktarın belli olması veya belirlenebilmesi için bütün unsurlarının borçlu tarafından bilinebilecek nitelikte bulunması, hakimin takdirine bağlı olmaması gerekir. Kira sözleşmesinin usulüne uygun olarak feshedilip edilmediği, kiralananın mühürlendiği tarihten sonra kiracının, kira bedellerini ödemekle yükümlü olup olmadığı, yani takibe konu edilen cezai şart alacağın tayini yargılamayı gerektirdiğinden takip tarihi itibariyle davalı tarafından hesaplanabilir ve likit bir alacağın söz konusu olmadığının kabulü gerekir. O halde davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde bu konudaki istemin de kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
3-) 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 316. (BK 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı Kanunun 334. (BK 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, Sultanbeyli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/33 D.İş sayılı dosyasında meydana gelen zararın 13.910 TL olarak hesaplandığı, hesaplanan bedelin kadru maruf olduğu, aynı Mahkemenin 2010/34 D.İş sayılı dosyasında hasar bedelinin 14.738,64 TL olarak hesaplandığı, bu konudaki talebin uygun görülmesi halinde bu rakamın dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Sultanbeyli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/33 D.İş sayılı dosyasında, hor kullanımdan dolayı meydana gelen hasarın giderilmesi için 13.910 TL harcama gerekeceği belirtilmiş, hor kullanma sonucu meydana geldiği belirtilen hasar kalemleri yönünden tek tek değerlendirme yapılmadan toplam maliyet tespit edilmiştir. Tespit raporuna davalı tarafından itiraz edilmiş olup hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise yalnızca tespit edilen bedelin kadri maruf bulunduğu belirtilerek başka bir açıklamaya raporda yer verilmemiştir. Yine Sultanbeyli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/34 D.İş sayılı dosyasında, elektrik tesisat hasarlarının giderilmesi ve tesisatın işler hale getirilmesi için gerekli masrafın 14.738,64 TL olacağı belirtilmiş olup bu rakam hükme esas alınmış ise de bilirkişi heyetinde elektrik mühendisi bilirkişi bulunmadığından, elektrik tesisatında meydana gelen hasar yönünden bilirkişi raporunda bir değerlendirme yapılmamıştır. Ayrıca, bilirkişi raporlarında yıpranma payına ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı da görülmektedir. Bu nedenle Mahkemece, konusunda uzman bilirkişiler aracılığıyla, açıklanan hususlar gözetilerek hasar kalemlerinin her biri için ayrı ayrı hor kullanmadan mı yoksa normal kullanmadan mı kaynaklandığının belirlenmesi ve kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip alacaktan düşülmesi konusunda hüküm vermeye elverişli ve denetime uygun bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenler ile davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanna nedenlerle asıl dava yönünden, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle birleştirilen kapatılan ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/176 esas sayılı dosyasında verilen hüküm yönünden, temyiz itirazlarının yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.Başkan V.