11. Hukuk Dairesi 2017/1409 E. , 2018/7015 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ . HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 28.09.2016 tarih ve 2015/242 E - 2016/300 K. sayılı kararın davacı ve davalı ... vekillerince istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair davada ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nce verilen 25/01/2017 tarih ve 2017/22-2017/52 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "... " ibareli özel ambalaj kompozisyonunu içeren, nefes almayı kolaylaştırıcı, uyku sırasında kullanılan burun bandı ürünlerini piyasaya sunduğunu, müvekkilinin eski çalışanı olan davalı ..." "... " ibareli müvekkili markaları ile ayırt edilemeyecek kadar benzer ambalaj kompozisyonunu içeren markanın tescili istemiyle diğer davalı ..."ye başvurduğunu, 2012/99523 kod numarası verilen başvurunun yayını üzerine yaptıkları itirazlarının ... ..."nın 2015/M-2266 sayılı kararıyla reddedildiğini, oysa başvuru konusu işaretin ayırt edici olmadığı gibi müvekkilinin tescilsiz marka kullanımından doğan haklarına da tecavüzde bulunduğunu ve kötü niyetli olduğunu, nitekim aynı işareti içeren 2013/3744 sayılı tasarım tescil başvurusunun da müvekkilinin itirazı üzerine ... tarafından reddedildiğini ileri sürerek, davalı ... ... kararının iptalini ve davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ... ve ... vekilleri, başvuru konusu işaretin ayırt ediciliğinin bulunduğunu, davacının markasal kullanım önceliğinin olmadığını, kötü niyetli bir tescilden bahsedilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre, davalı başvurusunun konusu olan "... + şekil" ibareli işaretin bütün olarak ayırt ediciliğinin bulunduğu, zira 5. sınıf ürünler bakımından ortalama alıcılar tarafından işletmesel kökene işaret eden bir işaret olarak algılanmasının mümkün olduğu, yalnız sözcükten yola çıkılarak bir değerlendirme yapılmasının karma marka bakımından doğru olmadığı, başvurunun da karma bir marka olduğu, davacının "breathe rıght" ibareli özgün ambalaj
kompozisyonundan oluşan ürününün davalı ..."ın tescil başvurusundan evvel piyasaya sunulduğu, yoğun ve yaygın şekilde kullanıldığı, bu şekilde davacının anılan işaret üzerinde gerek sözcük, gerekse ambalaj kompozisyonu itibariyle haksız rekabet hükümlerine göre korunması gereken bir hak kazandığı, davacının kullanımının 5. sınıf kapsamındaki "insan ve hayvan sağlığı için ilaçlar ile 5. sınıfa dahil dışarıdan buruna uygulanan nefes açıcı müstahzarat ve bantlar" ürünlerine tekabül ettiği, davalının başvurusunu yaptığı işaretin sözcük ve ambalaj kompozisyonu itibariyle davacının önceye dayalı hak sahipliğinden doğan tescilsiz markasına tecavüz niteliğinde bulunduğu, bu nedenle davacının anılan ürünler bakımından başvurunun tesciline itiraz edebileceği, kalan ürünler bakımından ise bir haksız rekabetin doğmasının mümkün bulunmadığı, davalının davacının eski çalışanı olmasının tek başına başvurunun tümden reddini gerektirecek bir kötü niyete işaret etmediği, davalının aynı işareti içeren 2013/3744 sayılı tasarım başvurusunun tümden reddi kararı ile işbu kararın çelişik bulunmadığı, zira tasarımın kullanılacağı ürünler yönünden bir sınırlandırma olmadığından tümden reddinin yasal sürecin doğal sonucu bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı .... ...."nın 2015/M-2266 sayılı kararının "5.sınıftaki insan ve hayvan sağlığı için ilaçlar; 5.sınıfa dahil dışarıdan buruna uygulanan nefes açıcı müstahzarat ve bantlar ürünleri" bakımından iptaline, davalı ... adına tescilli 2012/99523 sayılı markanın zikredilen emtialar bakımından hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
Kararın, davacı ve davalı ... vekillerince istinaf edilmesi üzerine İstinaf Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına ve tarafların marka olarak kullandıkları işaretlerin 556 sayılı KHK."nın 8/1-b maddesi anlamında benzer olmasına göre, davalı ... vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, davacı vekilinin istinaf itirazlarının ise, davacı vekilince davalı ..."ın müvekkili şirketin Türkiye"deki iştirakinin eski bir çalışanı olup, markayı kötü niyetle tescil ettirdiği, müvekkilinin markasından haberdar olmadığının söylenemeyeceğinin ileri sürüldüğü, davalı ... vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde de müvekkilinin davacı şirket nezdinde ilaç departmanında çalıştığının kabul edildiği, davalı ..."ın davacı şirket bünyesinde çalışırken işten ayrıldıktan sonra, yüksek derecede ayırt edici niteliğe ve kendine özgü bir görünüme sahip davacı markasının, üstelik de davacının seri markası olduğu izlenimini uyandıracak kadar benzerini, kendi adına tescil ettirmeye çalışmasının, iyi niyetli bir davranış olarak kabulünün mümkün olmadığı, bir markanın kötü niyetle tescili halinde tescil ettirenin, tescil kapsamındaki bir kısım emtialar için iyi niyetli, bir kısım emtialar için ise kötü niyetli olduğu söylenemeyeceğine göre, davalı ..."ın tesciliyle ilgili işlemin temelindeki bu sakatlık nedeniyle, markanın kapsamındaki tüm mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiği halde mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin doğru olmaması sebebiyle yerinde olduğu gerekçesiyle, davalı ... vekilinin istinaf itirazlarının reddine, davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulüne, yerel mahkeme hükmünün kaldırılması ve yeniden hüküm tesis edilmesi suretiyle, davanın kabulüne, ... ..."nın 2015/M-2266 sayılı kararının iptaline ve davalı ..."a ait 2012/99523 sayılı markasının hükümsüz kılınmasına karar verilmiştir.
Kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı ... vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı ..."den alınmasına, 13/11/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.