4. Hukuk Dairesi 2013/4622 E. , 2014/1121 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Göle Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 01/10/2012
NUMARASI : 2010/218-2012/151
Davacı C.. Ç.. vekili Avukat M.. K.. tarafından, davalılar C.. K.. vd aleyhine 30/09/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 01/10/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı C.. K.. vekili Avukat Y.. K.. ile davalı A.. U.. tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Davalı A.. U.."nun temyiz itirazları yönünden;
Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı A.. U.."nun internette yayınlanan basın açıklamasıyla kendisini bölücülük ve mezhepçilik yapmakla suçladığını, diğer davalı C.. K.."ın ise köy kahvehanesinde kendisine hakaret ettiğini belirterek, uğradığı manevi zararlarının tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalı A.. U.., basın açıklamasında hakaret içerikli bir ifadesinin bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuş, diğer davalı herhangi bir beyanda bulunmamıştır.
Mahkemece, davalıların kullanmış oldukları ifadelerin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği benimsenerek, tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı, internette yayınlanan basın açıklamasıyla, davacının daha önce yapmış olduğu basın açıklamasına cevap mahiyetinde görüşlerini açıklamıştır. Gerek davacının gerekse de davalı tarafın değerlendirme ve yorumları, birer düşünce açıklaması niteliğindedir. Diğer yandan basın açıklamasında, düşünsel bağlılık anlamında öz ve biçim dengesi de korunmuştur.
Şu halde, dava konusu basın açıklamasının davacının kendi beyanlarına karşı eleştiri kapsamında kaldığı ve kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı kabul edilmelidir. Mahkemece, tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen de olsa kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı C.. K.."ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
3-Davalı C.. K.."ın diğer temyiz itirazına gelince;
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa"nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Dava konusu olayda; hakaret içerikli sözlerin niteliği ve niceliği, olay tarihi ve olayın gelişimi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde, davacı yararına hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı fazladır. Daha alt düzeyde uygun bir manevi tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (1) sayılı bentte gösterilen nedenle davalı A.. U.. yararına, (3) nolu bentte gösterilen nedenle davalı C.. K.. yararına BOZULMASINA; davalı C.. K.."ın diğer temyiz itirazlarının (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.