3. Hukuk Dairesi 2018/4328 E. , 2018/7358 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı ile aralarında 09.06.2008 tarihinde başlayıp 02.07.2008, 15.10.2008, 15.01.2010 tarihlerinde yenilenen ve 19.04.2010 tarihli kira sözleşmesi ile biten uzun süreli operasyonel motorlu araç kiralama sözleşmesi ve buna bağlı ek sözleşmeler bulunduğunu, sözleşmenin konusunun muhtelif marka ve modeldeki sıfır kilometre araçların 36 ay süre ile kullanımına ilişkin olduğunu, belirtilen sözleşmelerde diğer davalı ... Feridun Bora"nın garantör olarak imzası bulunduğunu, sözleşme gereğince kira dönemi sonunda düzenlenen kira sonu yansıtma fatura bedellerinin ödenmesi hususunun 10.12.2013 tarihli ihtar ile davalılara bildirildiği halde davalıların ödeme yapmaması üzerine aleyhlerine icra takibi başlatıldığını, davalıların icra takibine haksız olarak itiraz ettiklerini belirterek itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, yetki ve görev itirazında bulunarak taraflar arasında yazılı cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, kira sözleşmesine konu araçların özenle kullanıldığını ve davacı tarafa süresi içerisinde iade edildiğini, araçlarda olağan aşınma ve kullanma dışında hiçbir hasar ve eksiklik bulunmadığını, garantörlüğe ilişkin sözleşmedeki düzenlenmenin geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunarak davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini dilemişlerdir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davalıların, hor kullanma tazminatına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
6098 Sayılı TBK" nun 316. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı Kanun"un 334. maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davacının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur.
Dava konusu kiralananda hor kullanmadan kaynaklanan bir hasar meydana gelip gelmediği, hasar meydana gelmiş ise bu hasarın ne kadar sürede ve kaç paraya giderilebileceği bilirkişi incelemesi ile tespit edilmelidir.
Somut olayda; Taraflar arasında son olarak imzalanan 19.04.2010 tarihli sözleşme ve eki sözleşmelerin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin 6 /f maddesinde; " Kiracı araçları kira dönemi boyunca özenle , güvenli ve hatasız kullanmak zorundadır. Özensiz, kötü kullanım ve kullanıcı hatası ile ve sair sebeplerle oluşacak masraflardan kiracı sorumludur. " düzenlemesi mevcuttur. Davaya dayanak kira sonu müşteri yansıtma faturalarının içeriklerinde hasar kullanım bedeli, detaylı temizlik , fazla kullanım ceza bedeli kalemleri belirtilmiş olup dosyada mevcut kira sonu araç teslim tutanaklarının incelenmesinde araçlarda bir takım hasarların tespit edildiği, tutanakların karşılıklı imzalandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davalının ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından, davacının ticari defterleri üzerinde ise hukukçu ve mali müşavir bilirkişiler tarafından inceleme yapılarak rapor alınmış, davacı ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde düzenlenen 22.07.2015 tarihli rapor hükme esas alınmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporu davaya konu talepler yönünden Yargıtay denetimine uygun ve elverişli değildir. O halde Mahkemece içinde makine mühendisi de bulunan yeniden oluşturulacak bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile araçlarda tespit edilen hasarın hor kullanım ve olağan kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar ayrımı yapıldıktan sonra kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip alacaktan düşülmesi, ayrıca kilometre aşım bedeli talebine ilişkin de araştırma yapılması gerekir. Mahkemece gerçek zararın belirtilen şekilde tespit edilerek taraflarca uyuşmazlık konusu yapılmayan kira sözleşmesindeki düzenlemeler de birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme ile yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verilmesi doğru değildir.
3-) Davalıların icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
İcra ve İflas Kanunu"nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının alacağını doğrudan mahkemede dava ederek haklı çıkması, alacağın likit ve muayyen olması gerekir. Eğer alacaklı itirazın iptali davasında haklı çıkar ve borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse, istek halinde alacaklı yararına, eğer borçlu haklı çıkar ve dava reddedilirse bu kez alacaklının takibinde haksız ve kötüniyetli olması koşulu ile yine istek halinde borçlu yararına tazminata hükmedilir. Yasa ile güdülen amaç borçlu olduğu miktarı bilebilecek durumda olan borçlunun ödeme emri üzerine icra borcunu inkar etmesini önlemek, gerçekte alacaklı olmayan alacaklının da borçluya zarar vermesini engellemektir.
Davacı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde mahkemece 26.690.52.- TL alacak üzerinden itirazın iptaline karar verilmiştir. Davacının dava dilekçesinde belirttiği alacak kalemleri likit bir alacak olmadığına göre icra inkar tazminatına hükmedilemez. Mahkemece icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile tazminata hükmedilmesi de doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. Madde hükmü gözetilerek hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalılar yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK. nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.07.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.