MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, yaralama



TÜRK MİLLETİ ADINA

1- Sanıklar ... ve ... ile suça sürüklenen çocuk ...... müdafiinin süresinden sonra yapmış olduğu duruşmalı inceleme talebinin CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
2-Sanık ... hakkında, mağdurlar ... ve Mahmut"a yönelik, kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan hükümler, süresinde müdafii tarafından temyiz edilmiş ise de;sanığın cezaevinden gönderdiği 16.09.2014 havale tarihli dilekçesiyle dosyanın ONANMASINI talep ettiği anlaşılmakla,Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 05.02.2008 tarih ve 2008/1-9/15 sayılı kararı uyarınca, temyizden vazgeçme olarak kabul edildiğinden, müdafiinin temyiz isteminin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
3- Temyizin kapsamına göre,sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ...... hakkında, mağdur ..."ye yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerini müdafiileri ve katılan ... vekilinin; sanık ... hakkında, mağdur ..."ye yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün katılan ... vekilinin;sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ...... hakkında mağdur ..."a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin ise müdafiilerinin temyizine hasren yapılan incelemesinde,
Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulu"nun 20.10.2009 gün ve 2009/1-85/242 sayılı kararında açıklandığı üzere; kasten öldürmeye teşebbüs suçunun failleri olarak yargılanan sanıkların birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda sanıklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiğinden, sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun savunmalarının ayrı ayrı müdafiiler yerine aynı müdafii tarafından yapılması suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 38/1. ve 5271 sayılı CMK.nun 152. maddelerine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafii ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin CMUK"nun 321. madde uyarınca tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, 14.06.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.