3. Hukuk Dairesi 2018/4163 E. , 2018/7405 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; davaya konu .... ilçesi ....köyü Kaban mahallesinde kain 200 ada 6 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin ortak murislerinden intikal ettiğini, bu evin eski mimari tarzında ahşap bir ev olduğunu, 09.04.2011 tarihinde davalı şirketin kusuru sonucunda çıkan yangın neticesinde evin tamamen yanarak hasar gördüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini, kendilerinin bu evi yazlık ev olarak kullandıklarını, en son 07.10.2011 tarihinde evden ayrılırken evin sigortalarını kaparak ev içindeki elektriği tamamen kestiklerini, yangının çıktığı gün ve daha önceki günlerde bölgede sürekli elektrik kesintisi olduğunu, voltaj dengesizliği ve yapılan diğer hatalı çalışmalar- bağlantılar nedeniyle elektrik direğinden eve giden kabloda başlayan yangının evin girişindeki sayacın yanmasına sebep olduğunu, ardından da tüm eve yayıldığını, olayla ilgili yapılan tespit ve savcılık soruşturmaları neticesinde yangının çıkışında davalı şirket ve elemanlarının kusurlu olduklarının tespit edildiğini iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemişler, ıslah dilekçesi ile talebini 141.071,40 TL"ye yükseltmişlerdir.
Davalı, yangının elektrik hattından kaynaklanmadığını, meydana gelen olayda kusur ve sorumluluklarının bulunmadığını, dava konusu evin aboneliğinin eski olduğunu, davacıların bu evde tadilat yaptıklarını ve evin iç elektrik tesisatının değiştiğini ancak bunun kuruma bildirilmediğini belirterek davanın reddini dilenmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizin 17.02.2016 gün ve 2015/3722 Esas, 2016/2054 Karar sayılı ilamı ile, davacılardan ..."nun davaya konu evde mesken abonesi olduğu ve bu nedenle davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile, tüm zarar miktarı olarak hesaplanan 140.462,20 TL"nin % 60"ına tekabül eden 84.277,32 TL"sinin yangın tarihi olan 09/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...Ş."den tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava; davalıya ait enerji nakil hattından çıkan yangın nedeni ile uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.
...nun 266 ve devamı maddeleri uyarınca çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde hakim bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Bilirkişi raporunu hazırlarken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. HMK."nun 278-279.maddesine göre, bilirkişi raporu; Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde bilgi ve belgelere dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hükme dayanak yapılabileceğinin gözden uzak tutulmaması gerekir.
Somut olaya gelinde, davaya dayanak teşkil eden, .... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/9 değişik iş sayılı tespit dosyasında dava konusu taşınmazın değeri ile ilgili olarak alınan bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın eski yöresel tarzda mimariye sahip 70-80 yıllık önemli kısmı tamamen ahşap bir ev olduğu, evin ahşap kısımlarının tümüyle yandığı, sadece yığma taş ve betonarme kısımların kısmen ayakta olduğu, yapının çok yakın geçmişte köklü ve kapsamlı bir tadilat ile yenilendiği, yıpranma payının ... katında yaklaşık %60, zemin katın %30 olduğu, ancak çatı arasında oluşan çatı katı boşluğu dikkate alındığında zemin kat alanının %50 artırılması gerektiği, yapının taşıdığı özellikleri dikkate alındığında 3-A sınıfı yapı grubuna dahil olduğu ve buna göre toplam bina değerinin 69.552,60 TL olarak hesap edildiği belirtilmiştir.
Mahkemece yapılan keşif sonrası düzenlene ve hükme esas alınan 09.09.2013 tarihli bilirkişi raporunda ise, taşınmazın özellikleri ve yanan kısımları tespit raporu ile benzer şekilde açılanmakla birlikte, tespit raporundan faklı olarak bu raporda yıpranma payının zemin katta en fazla %25, ... katta %60, çatı katında %70 olarak alınması gerektiği, bina eski mimari tarzda ve ahşap olduğundan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapı yaklaşık maliyet cetvelindeki eski eser niteliğinde olup D grubu yapılardan olduğu, ancak D grubu yapı niteliğinin %60 nispetinde olup, betonarme kısımların ise 3-A grubu sınıfında değerlendirildiği, buna göre dava konusu yapının bedelinin 137.207,20 TL olduğunun tespit edildiği açıklanmıştır.
Bu haliyle, dosya arasında bulunan değişik iş dosyası kapsamında alınan rapor ile mahkemece yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporu arasında çelişki meydana geldiği, keza raporların keşif mahalli ile olan uyumunun denetlenemediği, aşınma payının faklı hesaplandığı ve resmi verilere göre belirlenen yapı grubunun da farklı belirlendiği, aşınma paylarının ve birim fiyatlarının farklı esas alınmasının gerekçesinin ve çelişkisinin açıklığa kavuşturulmadığı, bunun yanı sıra hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapının eski eser niteliğinde olduğu belirtilmiş olmasına karşın buna dayanak hiçbir bilgi ve belgenin dosya kapsamında yer almadığı, bu haliyle eksik inceleme sonucu hazırlanan bilirkişi raporunun hüküm vermeye yeterli ve elverişli olmadığı anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece, davacıların uğradıkları maddi zararın tespiti ve uyuşmazlığın çözümünde sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için, dava konusu yapının- evin değeri konusunda, (inşaat mühendisi ve mimar bilirkişiler mutlaka yer alacak şekilde) alanında uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulundan, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verileri de içerir ve açıklar şekilde, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.