16. Hukuk Dairesi 2016/160 E. , 2018/4997 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:KADASTRO MAHKEMESİ
DAVATÜRÜ: KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... İlçesi ...Mahallesi çalışma alanında bulunan 177 ada 262, 274 ada 63, 64, 65 ve 66 parsel sayılı 295.09, 6.90, 76.47, 5,73 ve 68,57 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, 177 ada 262 parsel ..., 274 ada 63 parsel ..., 274 ada 64 parsel ..., 274 ada 65 parsel ... Belediye Başkanlığı, 274 ada 66 parsel ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., 274 ada 65 parsel sayılı taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine, birleşen dosya davacısı ... Belediye Başkanlığı 177 ada 262, 274 ada 63, 64 ve 66 parsel sayılı taşınmazların yol olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının kabulüne; çekişmeli 274 ada 65 parsel sayılı taşınmazın davacı ... adına tesciline, birleşen dosya davacısının davasının kısmen kabulüne, çekişmeli 274 ada 66 parsel sayılı taşınmazın ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, birleşen dosya davacısı ... vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davalının 20.04.2015 tarihli keşifteki imzalı beyanına göre çekişmeli 274 ada 66 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak 3402 sayılı Kadastro Kanunun 16/B-son cümlesi gereğince genel yollar haritasında gösterilmekle yetinilir. Somut olayda, mahkemece doğru olarak çekişmeli taşınmazın genel yol olduğu belirlenmiş ise de, yol olduğu belirlenen çekişmeli taşımazın haritasında gösterilmesine dair hüküm kurulması gerekirken, "274 ada 66 parsel sayılı taşınmazın ... adına tesciline" karar verilmesi isabetsizdir.Çekişmeli 274 ada 63, 64, 65 parsel ve 177 ada 262 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükümlere yönelik temyiz itirazlarına gelince; çekişmeli 274 ada 65 parsel sayılı taşınmazın davacı ...’ın dayandığı tapu kayıtları kapsamında olduğu gerekçesiyle bu kişi adına tesciline, 274 ada 63, 64 ve 177 ada 262 parsel sayılı taşınmazlar yönünden de tespit malikleri lehine zilyetlikle kazanım şartlarının oluştuğu gerekçesiyle tespit gibi tescillerine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmazların temyize konu bölümlerinin öncesinin yol veya yol boşluğu olduğu, ancak daha sonra davalılar tarafından çevrilerek kullanılmaya başlanıldığı belirtildiğinden, bu taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin hangi tarihte başladığı, ne şekilde ve kim tarafından ne sıfatla sürdürüldüğü belirlenmediği gibi, davacı ... tapu kaydına dayandığı halde, tapu malikleri ile akdi ve irsi ilişkileri belirlenmemiş, tapu kayıtlarının tedavülleri getirtilip, yöntemince uygulanmamıştır.Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için davacı ... tarafından dayanılan tapu kayıtları, tesisinden itibaren tedavülleri ve varsa haritası mahalli Tapu Müdürlüğünden veya Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığı’ndan sorulup getirtilmeli, tapu kayıtlarının başka taşınmazlara da revizyon görüp görmedikleri sorulmalı, revizyon görmüşlerse ilgili taşınmazların kadastro tutanakları ve kesinleşmiş iseler tapu kayıtlarının onaylı örnekleri dosya arasına alınmalı, kayıt maliklerinin verasete esas nüfus kaydı yahut veraset ilamı getirtilerek davacı ... ile kayıt malikleri arasında varsa irsi ilişkisi belirlenmelidir. Bundan sonra taşınmazlar başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi, taraf tanıklarının tümü ve tespit bilirkişileri hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı, tapu kayıtları tesislerinden itibaren tedavülleriyle birlikte okunup sınırlar mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan davaya konu edilen taşınmazların intikali ve tasarrufu ile kayıt malikleri ile davacı arasında varsa irsi veya akdi ilişki hususunda bilgi alınmalı, tapu kayıt kapsamı dışında olan taşınmaz bölümleri yönünden kimin zilyet olduğu, zilyetliğin hangi tarihte başladığı, ne şekilde, kim tarafından ve hangi sıfatla sürdürüldüğü sorularak maddi olaylara dayalı ayrıntılı biligi alınmalı, fen bilirkişisine uygulanan tapu kaydının kapsadığı alanı gösterir, denetime ve keşfi takibe imkan verir, yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırlar ile her bir tapu kaydının kapsadığı beyan olunan bölümler farklı renklerle haritasında işaretlettirilerek kroki düzenlettirilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 24.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.