1. Hukuk Dairesi 2019/2356 E. , 2021/2211 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada;
Asıl davada davacı-birleştirilen davada davalı ..., dava dışı ...’den aldığı borç para karşılığı, borca teminat olarak 26 numaralı bağımsız bölümünü ...’in isteği üzerine davalı ...’a devrettiğini, borcunu ödemesine rağmen davalı ...’ın taşınmazı iade etmediği gibi, diğer davalı ...’ye muvazaalı olarak devrettiğini, konu ile ilgili şikayeti üzerine Ankara 12. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen dava sonucunda ...’in suçunun sabit görüldüğünü, el değiştirmesine rağmen taşınmazı halen kullanmaya devam ettiklerini ileri sürerek tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemişlerdir.
Birleştirilen davada davacılar ..., ve..., asıl davadaki iddiaları tekrarla 26 numaralı bağımsız bölümün tapusunun iptali ile payları oranında tescilini istemişlerdir.
Davalı ..., taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, daha sonra da ekonomik sebeplerden ötürü diğer davalıya devrettiğini, aynı iddialarla açılan tapu iptali ve tescil istekli davaların reddedildiğini, davacının şikayeti üzerine yapılan soruşturmada haklarında takipsizlik kararı verildiğini, ...’i tanımadığını ve iddiaların gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı-birleştirilen davada davacı ..., taşınmazı diğer davalıdan bedeli karşılığında satın aldığını ve önceki ilişkilerden haberdar olmadığını, iyi niyetli olduğunu, davacının taşınmazı uzun süredir kira ödemeksizin kullandığını belirterek asıl davanın reddini savunmuş, birleştirilen davasında ise; 26 numaralı bağımsız bölümü satın aldığını, davalının tahliye taahhüdünde bulunmasına rağmen taşınmazı tahliye etmediğini ve kira bedeli ödemeden kullandıklarını ileri sürerek el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemiştir.
Mahkemece, inançlı işlem iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen 2016/62 Esas sayılı davalarda tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne, ecrimisil istekli birleştirilen 2016/47 Esas sayılı davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacı ..., davalı ... ve davalı/ davacı ..."nin istinaf başvuruları Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından ayrı ayrı esastan reddedilmiştir.
Karar, davacı ... ile davalı ... tarafından ve duruşma istekli olarak davalı-davacı ... tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla duruşma günü olarak saptanan 13.04.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ..., davalı ... vekili Avukat ..., geldi, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davacı ... vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine.
Davacı ...’nin temyiz itirazına gelince;
Hemen belirtilmelidir ki, davacı ...’nin çekişmeli taşınmazdaki 2/8 payını devretmesine rağmen asıl dava dilekçesinde taşınmazın tamamına yönelik olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuş ise de, yargılama sırasında 31.01.2018 tarihli dilekçesi ile talebini daraltarak payı oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Bu hali ile davacı tarafın talebinin ıslah veya feragat olmayıp talebin daraltılması niteliğinde olduğu ve karşı taraf lehine bir hak oluşturmayacağı kuşkusuzdur.
O halde, davacı ...’nin payı oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken; davacının 31.01.2018 tarihli dilekçesi feragat olarak nitelendirilerek talebin kısmen reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, bu nedenle davalılar lehine vekalet ücretine hükmolunması da doğru değildir.
Ancak; anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ilk derece mahkemesine ait hükmün asıl davaya ilişkin 1. bendindeki “Kısmen” ibaresinin ve 5.bendin çıkarılmasına, davacı ...’nin bu yönlere değinen ve yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün düzeltilen bu şekliyle 6100 sayılı HMK’nin 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın davacı ..."e geri verilmesine, aşağıda yazılı 6.630.73 TL. bakiye onama harcının birleştirilen davada davalı ... ve davalı birleştirilen davada davacı ... , payları oranında alınmasına, 13/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
1