Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/26779
Karar No: 2011/7326

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/26779 Esas 2011/7326 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/26779 E.  ,  2011/7326 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya 1. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 15/06/2010
    NUMARASI : 2010/335-2010/655

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu aleyhinde kambiyo senetlerine mahsuz haciz yolu ile takip başlatılmıştır.Borçlu vekili 11.03.2010 tarihinde icra mahkemesine sunduğu dilekçesiyle,  ödeme emrinin usulsüz  tebliği edildiğini, durumdan 09.03.2010 tarihinde haberdar olduklarını ileri sürerek, icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ve ayrıca bononun kambiyo senedi vasfı bulunmadığından takibin iptalini talep etmiştir.  Mahkemece  ödeme emri tebliğinin TK. "nun 21. maddesine uygun olarak yapıldığı ve dolayısıyla itirazların süresinde olmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. 7201  Sayılı Tebligat Kanunu"nun  21. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır....”,  Tebligat  Tüzüğü"nün  28. maddesinde de; “Muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiç biri gösterilen adreste bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu veya meclisi üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir...”, Tebligat Kanunu" nun 32. maddesinde ise, “Tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı  tebliğe  muttali olmuş  ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” hükümlerine yer verilmiştir.    Somut olayda, borçluya gönderilen örnek 10 ödeme emri tebligatı, 05.05.2008  tarihinde,  muhatap  adreste bulunmadığından  7201 Sayılı  Kanun"un 21. maddesine istinaden köy muhtarına  teslim edilmiş, ancak yukarıda yazılı  Tebligat Tüzüğü"nün 28.  maddesinin uygulanmadığı ,yani  muhatabın  tevziat  saatinden sonra  adrese dönüp dönmeyeceği hususu, Tüzüğün anılan maddesinde sayılan  kişilerden  sorulup  saptanmadığından  ve bu durum tebligat  parçasına yazılıp  usulen   tevsik  edilmediğinden yapılan tebligat usulüne uygun bulunmamaktadır (HGK"nun 29.12.1993 tarih  ve  1993/18-778 E., 876 K.), (HGK"nun 18.04.2001 tarih ve 2001/6-386 E., 389 K.). Borçlu, 09.03.2010  tarihinde  takipten haberdar olduğunu beyan ettiğine  göre 11.03.2010  tarihinde   harçlandırılan   dilekçe ile  mahkemeye  yaptığı başvuru yasal (5) günlük süre içerisindedir.         O halde mahkemece tebliğatın usülsüzlüğünün ve beyan edilen öğrenme tarihinin tebligat tarihi olarak tesbitiyle, bu tarihe göre süresinde yapılan itiraz ve şikayetin esasının  incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, süresinde başvurulmadığından bahisle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25/04/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi