11. Hukuk Dairesi 2017/1415 E. , 2018/7195 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21.09.2016 tarih ve 2014/502 E - 2016/236 K. sayılı kararın davalılar vekillerince istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair davada ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 25/01/2017 tarih ve 2017/67-2017/51 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ve davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanunun"un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirket tarafından 35. sınıf hizmetleri kapsayan 2011/95434 sayılı "... adresiniz" ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkilinin “...” ve “...” ibareli çok sayıda tescilli markası ile itiraz ettiğini, itirazın Markalar Dairesince reddedildiğini, bu karar karşı da ... nezdinde itiraz edildiğini, itirazın kısmen kabul edildiğini, müvekkiline ait 2006/31891 sayılı "..." ibareli markanın benzer olduğuna karar verilerek bir takım hizmetlerin çıkartıldığını, kapsamda bırakılan diğer hizmetler bakımından da benzerlik bulunduğunu, yine ... tarafından benzer bulunmayan markalar bakımından da iltibas tehlikesinin bulunduğunu, başvurunun kötüniyetle yapıldığını ileri sürerek davalı ... ..."nın 25.07.2014 tarihli ve 2014/M-8224 sayılı kararının iptaline, davalı markasının sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, kurum kararının yerinde olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, "..." ibaresinin müvekkilince markasal olarak kullanıldığını, unvanda da 1992 yılından beri bu ibarenin kullanıldığını, bu nedenle bu marka üzerinde müvekkilinin öncelik hakkı bulunduğunu, "..." ibaresinin müvekkili şirket adına ... nezdinde 05.06.1997 tarih ve ... no ile tescilli olduğunu, bu nedenle müktesep hakkı bulunduğunu, ayrıca müvekkili marka başvurusu ile davalı markları arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerliğin bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davacının "..." ibareli markalarıyla, davalının "şekil+Logosoft tech adresiniz" ibareli başvuru markası arasında "Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile İlgili hizmetler (Ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil). Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri, Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için basılı yayınlar, büro makineleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, kataloglar ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir)" emtiası bakımından biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, bunun dışında kalan emtialar yönünden ise iltibasın oluşmadığı, 556 sayılı KHK"nın 8/4. maddesi koşullarının oluşmadığı, davalının başvuruyu kötüniyetle gerçekleştirdiği yönünde bir kanıt bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı ... ..."nın 25.07.2014 tarihli ve 2014/M-8224 sayılı kararının anılan emtia yönünden iptaline, anılan emtia yönünden markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkin edilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı şirket ve ... vekillerince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalının kazanılmış hak teşkil eden emtiasının işbu davada nazara alınarak hüküm kurulduğu, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davalı taraf vekillerinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre davalı ... vekili ve davalı şirket vekilince yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili ve davalı şirket vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılara iadesine, 20/11/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.