3. Hukuk Dairesi 2018/565 E. , 2018/7633 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, asıl davada; davalıya ait tavuk kümesinde 1995 tarihinden beri çalıştığını, davalının eşi ile anlaşamaması nedeniyle işten ayrıldığını, taraflar arasında imzalanan 09.02.2004 tarihli sözleşme üzerine davalının yanında tekrar çalışmaya başladığını, anılan sözleşmeye göre geçmiş çalışmalarına karşılık olmak üzere, traktörün %50 hissesini vermeyi taahhüt ettiğini ancak davalının traktörü üçüncü kişiye sattığını belirterek, traktör bedelinin yarısı olan 7.000 TL"nin, birleşen davada ise, aynı sözleşme ile vermeyi taahhüt ettiği taşınmazın iki dönümlük kısmının tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 22.09.2010 tarihli ıslah dilekçesinde ise, tapu iptali ve tescilinin mümkün olmaması halinde keşifte belirlenen taşınmazın değeri olan 21.255,52 TL"nin tahsilini istemiştir.
Davalı, taşınmazın ve traktörün kullanımına izin verilmesine ilişkin sözleşmedeki imzanın kendisine ait olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, araç ve taşınmaz naklini içeren sözleşmelerin resmi şekilde yapılması gerektiğinden bahisle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; taşınmaz ve araç naklini içeren sözleşme gereğince davalının ediminin yerine getirilmesine ilişkindir.
Taraflar arasında 09.02.2004 tarihli adi yazılı şekilde yapılan sözleşmenin birinci bendinde, davacı yararına olarak ".... İlçesi ... Köyünde bulunan Kaya oğlu 1963 doğumlu ..."a ait olan ve bundan 3 ay kadar öncesi bırakmış olduğum ve öncesinde de 10 yıl çalıştığım bu işverene ait olan ve ... Köyü tapu kütüğünün 29.05.2001 tarih 107 aada 97 parsel sayılı ve 10.217 m2 miktarında bulunan taşınmaz içerisinde mevcut olan tavuk kümesinin üst kısmında bulunan 2 dönümlük bahçesi bana ait olacaktır. " ikinci bendinde ise, " bu işverene ait olan ... plakalı 210 fergüson traktörün %50"sine ortak olacağım" şeklinde kararlaştırıldığı görülmüştür.
Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, Tapulu taşınmazın (MK md.706, BK md 213, Tapu Kanunu md 26 ve Noterlik Kanunu md 60). satışına ve araç satışına (2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesine) ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir.
Ancak, dava konusu sözleşmenin, tapulu taşınmazın devri ve aracın mülkiyetinin nakline ilişkin olmadığı, davacının davalının yanında çalıştığı dönemin karşılığı olmak üzere taşınmaz ile traktörün yarı bedelinin vereceğine dair tahhaahüd içeren sözleşme olduğu anlaşılmıştır. O halde, davalı tarafça imzası inkar edilmeyen bu sözleşme geçerli olup tarafları bağlar.
Hal böyle olunca; mahkemece, dava konusu 09.02.2004 tarihli sözleşmede taraflarca satış bedeli gösterilmediği için, mahkemece, sözleşmenin düzenlendiği 09.02.2004 tarihi itibariyle davaya konu edilen yerin ve traktörün gerçek satış bedeli konusunda uzman bilirkişi veya kurulu aracılığıyla belirlenen miktar esas alınarak karar verilmesi gerekirken;eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlere hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.07.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.