21. Hukuk Dairesi 2014/23292 E. , 2015/1386 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Uşak 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2014
NUMARASI : 2012/831-2014/276
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, iş kazasına dayanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı eş yararına 20.000,00 TL, davacı çocuklar yararına ayrı ayrı 10.000,00 TL manevi tazminatların kaza tarihi olan 09.09.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; dava dışı D.... İnş. Taah. Proje San. Ve Tic. Ltd. Şti. İle davalı H... D... hissesi olan arsanın malikleri arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı, sözleşme hükümleri arasında dairelere asma tavan yapılması işinin yer aldığı, davalı H... D...kendisine verilen dairenin asma tavan işini dava dışı işveren şirketin inşaatta boyacı sıfatıyla çalışanı davalı N....T...yaptırmak istediği, bu davalının da asma tavan işi için müteveffa sigortalı R....K...ve babası ile anlaştığı, olay tarihinde müteveffa R...K... çalışma alanı daireden çıkarak inşaatın kenarında korkuluk bulunmayan asansör boşluğundan zemine düşerek vefat ettiği, Kurum müfettişi tarafından düzenlenen tahkikat raporunda müteveffanın işvereninin dava dışı D.... İnş. Taah. Proje San. Ve Tic. Ltd. Şti. olduğunun belirtildiği, davalı Ş.. D.."in dava dışı işveren şirketin yetkili temsilcisi ve inşaatta fenni mesul sıfatına sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Görev konusu, kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemelerce, yargılamanın her aşamasında resen ele alınması gereken bir husustur.
İş Mahkemeleri 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş olan istisnai nitelikteki özel mahkemelerdir.Yasal düzenleme 5521 sayılı Yasa"nın 1. maddesidir. Anılan maddede; işçiyle iş veren veya işveren vekili arasında iş ektinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının İş Mahkemelerinde çözümleneceği hükmü
öngörülmüştür. Maddede belirtildiği üzere, İş Mahkemesinin görevli olması için şu iki unsurun birlikte gerçekleşmesi koşuldur. a)Uyuşmazlığın tarafları işçi ve işveren (ya da işveren vekili) olmalıdır. b)Uyuşmazlık iş sözleşmesinden veya İş Kanunundan kaynaklanmalıdır.
Somut olayda, müteveffa R.... K...işvereni D...İnş. Taah. Proje San. Ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine dava açılmadığının ve davalı Ş.. D.."in dava dışı işveren şirketin yetkili temsilcisi ve inşaatın fenni mesulü olarak işveren vekili sıfatına sahip olsa dahi bu davalı aleyhine olayın meydana gelmesindeki şahsi kusuru nedeniyle dava açıldığının anlaşılmasına göre uyuşmazlığın İş Mahkemeleri tarafından çözüme bağlanması mümkün değildir. Davanın genel hükümlere göre genel mahkemelerde sonuçlandırılması gerekir. Bu durumda, mahkemece, görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine
27.01.2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava, iş kazasına dayanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davacılar yararına ayrı ayrı çeşitli miktarlarda manevi tazminatların kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar Ş.. D.., N.. T.. ve H.. G.."den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; dava dışı D.... İnş. Taah. Proje San. Ve Tic. Ltd. Şti.ni temsilen davalı Ş.. D.. ile davalı H.. G.."in de hissedar olduğu arsanın malikleri arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı, sözleşme hükümleri arasında dairelere asma tavan yapılması işinin yer aldığı, davalı H....D... kendisine verilen dairenin asma tavan işini dava dışı işveren şirketin inşaatta boyacı sıfatıyla çalışanı davalı N.. T.."e yaptırmak istediği, bu davalının da asma tavan işi için müteveffa sigortalı R... K...ve oğlu ile anlaştığı, olay tarihinde müteveffa R... K... inşaatın kenarında korkuluk bulunmayan asansör boşluğundan zemine düşerek vefat ettiği, Kurum müfettişi tarafından düzenlenen tahkikat raporunda müteveffanın işvereninin dava dışı Dağgezen İnş. Taah. Proje San. Ve Tic. Ltd. Şti. olduğunun belirtildiği, davalı Ş.. D.."in dava dışı işveren şirketin yetkili temsilcisi ve inşaatta fenni mesul sıfatına sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Görev, kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemelerce yargılamanın her aşamasında resen ele alınması gereken bir husustur. İş Mahkemeleri 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş olan özel mahkemelerdir. Kanun"un 1. maddesinde; işçiyle iş veren veya işveren vekili arasında iş aktinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının İş Mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür. Maddede belirtildiği üzere, İş Mahkemesinin görevli olması için;a)Uyuşmazlığın tarafları işçi ve işveren (ya da işveren vekili) olmalı b)Uyuşmazlık iş sözleşmesinden veya İş Kanunundan kaynaklanmalıdır.
Somut olayda görev sorununun çözülmesi için, müteveffa Ramazan Karga"nın işvereninin kim ya da kimler olduğunun tespiti gerekmektedir. Arsa sahibi H.. G.. ile dava dışı D... İnş. Taah. Proje San. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında, asma tavan yapımı da dahil anahtar teslimi eser sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmedeki hükme rağmen arsa sahibi H.. G.., inşaatın imalat bedeli kendisince (mal sahibince) karşılanacak olan asma tavan yapılması işi ile ilgili olarak müteahhit firma yetkilisi Ş.. D.."e, o da inşaatın başka işlerini yapan taşeron N.. T.."e başvurmuş bu kişi de ölen sigortalıyı bulmuştur. Ölen sigortalının oğlu İ.. K.."nın sigorta müfettişine verdiği ifadeye göre, sigortalı asma tavan konusunda N.. T.. ile anlaşmıştır. Ölen sigortalının yaptığı iş bakımından, işveren N.. T.."dir. Kaldı ki Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/374 esas sayılı dosyası ve bunu onayan Yargıtay 12. Ceza Dairesi"nin 2013/13604 esas sayılı kararlarına göre N.. T.. taşeron kişidir. Bu durum mahkeme kararının “...ölen işçiyi görevlendiren taşeron sıfatı ile her türlü güvenlik önleminin alınmasından yüklenici ile birlikte sorunlu olduğunun anlaşılması karşısında oluşa ve dosya kapsamına uygun olan soruşturma sırasında alınan 1.11.2005 havele tarihli bilirkişi raporuna göre diğer sanıklarla birlikte N.. T..in"de olayda kusurlu bulunduğu hukuki durumunun buna göre taktir ve tayin gerektiği gözetilmeden...” şeklindeki ifadelerinden anlaşılmaktadır.
Davalı Ş.. D.., müteahhit firma adına inşaat sözleşmesini imzalayan ve inşaatda fenni mesul olarak görev yapan kişidir. Kaldı ki bu sıfatından dolayı şahsi kusuru bulunduğu gerekçesiyle ceza mahkemesince mahkum olmuş, bu mahkumiyet kesinleşmiştir. Sayın çoğunluğun görüşü de bu kişinin fenni mesul dolayısıyla işveren vekili sıfatına sahip olduğu yönündedir. Nitekim dairede pek çok kararnıda fenni mesul olarak görev yapan kişilerin işveren vekili olduğunu belirtmiştir (örneğin Y. 21. HD nin 23.9.2013 tarih, 2013/9298-16783 sayılı kararındaki;”...davalı T"in kazanın olduğu inşaatın fenni mesulü olarak işveren vekili sıfatı ile sorumluluğunun bulunduğu açık olup gerek asıl işveren, gerek alt işveren gerekse işveren vekili bu davalıların kazalı işçiye karşı sorumluluğu bu noktada akdi bir sorumluluk olup...” şeklindeki nitelendirme)Somut olay bakımından gerçekten de Ş.. D.. işveren vekili niteliğini haizdir. Zira işveren olarak nitelindirilen şirket adına ve hesabını kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalaması ve inşaat işinin yönetiminde (ki fenni mesuliyeti yürütüyor) yer alması itibariyle işveren vekili olarak hareket etmektedir.
Davalı N.. T.., diğer davalı Ş.. D.."in fenni mesulluğunü yaptığı mütahit firmanın yaptığı inşaatın imalat bedeli mal sahibince karşılanacak olan asma tavan yapılması işi ile ilgili olarak ölen işçiyi temin eden, anlaşan ve görevlendiren kişidir. Dolayısıyla, dairenin işveren D... firmasını işveren olarak nitelendirmesi karşısında N.. T.. bu firmanın alt işvereni olup, her türlü güvenlik önleminin alınmasından yüklenici ile birlikte sorumludur. Kazada her üç davalı da kusurlu bulunmuştur.
Sayın çoğunluğun görev yönünden gerçekleşen bozma görüşlerine katılmıyorum. Çoğunluk görüşüne göre işveren Dağgezen şirketidir. Ş.. D.. bu şirketin işveren vekilidir. 5521 sayılı kanunun 1. maddesine göre işveren vekilinin davalı olması halinde iş mahkemeleri görevli sayılmalıdır. Kaldı ki, somut olayda işveren N.. T.."dir. Bu kişi zaten davalı yapılmıştır.
Davalı Nizamettin"in sorumluluğunun sözleşmeden kaynaklandığı dosya içerisindeki bilgi, belge ve tanık anlatımlarından açıkça anlaşılmaktadır. Zira Dağgezen firmasının kendine ait inşaat iş yerinin yapım işlerini parçalara bölüp ve bir kısmını da davalı Nizamettine vermiş olmasıyla asıl işveren sıfatıyla sorumlunun bulunduğu, davalı Nizamettin ise kazanın meydana geldiği inşaat"ın taşeronu olarak bir kısım yapım işini üstlenmesi ile alt işveren olarak sorumluluğunun bulunduğu ve yine davalı Şadi"nin kazanın olduğu inşaatın fenni mesulü olarak işveren vekili sıfatı ile sorumluluğunun bulunduğu açık olmasına rağmen iş mahkemesinin görevli sayılmaması yönünde oluşan çoğunluk görüşüne katılmamaktayım.