22. Hukuk Dairesi 2015/32503 E. , 2018/12005 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işverenlik yanında tır ve kamyon şoförü olarak 10.05.2008-07.06.2013 dönemi aralıksız çalıştığını ve haksız olarak işine son verildiğini beyan ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili davacının iddialarının yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre; davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin hafta tatili, genel tatil ve fazla mesai çalışması yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
Yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, genel tatil ve hafta tatili günlerinde yapılan çalışmaların ispatı açısından da geçerlidir.
Somut olayda davacının, şoför olarak çalıştığı sabittir. Bu tür çalışanların Karayolları Trafik Kanunu’na göre çalışma saatleri sınırlı olup, Mahkemece davacının fazla çalışma yaptığı, hafta tatili çalışması ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığını kanıtlayamadığının kabulü ile söz konusu alacaklar hakkında red kararı verilmiş ise de; dosyaya sunulan takograf kayıtlarına yönelik bilirkişi raporu aldırılmadan talepler hakkında hüküm tesis edilmesi hatalıdır.
3-Bir diğer uyuşmazlık; dava dilekçesinde talep edilen asgari geçim indirimi alacağı konusundadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 194. maddesi kapsamında gerek davacının somutlaştırma yükümlülüğü gerekse de aynı Kanun’un 31. maddesi kapsamında hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü bulunması karşısında, mahkemece davacı asilden asgari geçim indirimi talebinin hangi yıl ve aylara ilişkin olduğu sorulmalı, dosya içeriğinde bordro bulunmadığından, bordro ve banka kayıtlarının celbi suretiyle ödenme durumu hakkında denetime elverişli rapor ile belirlenmeye gidilmesi gerekirken, bu yönler üzerinde durulmadan yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 16.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.