3. Hukuk Dairesi 2018/4277 E. , 2018/8223 K.
"İçtihat Metni"......
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın görevsizlik nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı,02/04/2013 tarihinde ilgili adreste bulunan işyerinde kullanmak üzere davalının yetkilisi olduğu şirket nezdinde .....aboneliği ve internet abonelik sözleşmesi yaptığını, sonrasında iş değişikliği yapıp farklı bir adrese taşındığını, aboneliğini iptal ettirmek istediğini, ancak kendisine 700 TL ücret ödemesi gerektiğinin belirtildiğini, kendisinin ilk sözleşme yapıldığı sırada özellikle taahhütlü abone olmayacağını sözlü olarak söylediğini, sözleşmedeki imzaların orijinal olmasına rağmen, taahhüde ilişkin imza içeren belgedeki imzaların kendisine ait olmadığını, bu olayla ilgili suç duyurusunda bulunduğunu,davalı hakkında ceza mahkemesince yapılan yargılama neticesinde 1 yıl hapis cezası verildiğini,söz konusu olay nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek; 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; taraflar arasındaki temel ilişkinin tüketici sözleşmesine dayandığı gerekçe gösterilerek mahkemelerinin görevsizliğine, kararın kesinleşmesi ve HMK"nun 20.maddesinde öngörülen iki haftalık süre içerisinde istekte bulunması halinde dava dosyasının.... gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava.... aboneliğinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
TTK"nun 4.maddesinde ise, ticari davalar tanımlanmıştır. Anılan maddenin 1.fıkrasında "her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; bu Kanunda..."sayılan davaların ticari dava olduğu öngörülmüştür.
./..
-2-
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 12. maddesinde "Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir" hükmünü içermektedir.
26/06/2012 tarihinde kabul edilen ve 30 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete"de yayınlanan 6335 sayılı yasanın 2.maddesinde, "6102 sayılı Kanun"un 5.maddesinin başlığı" 2. ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler" şeklinde, 1. fıkrasında yer alan "davalara" ibaresi ise davalar ve ticari nitelikteki "çekişmesiz yargı işlerine" şeklinde 3.ve 4. fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır". şeklinde düzenlenmiştir.
TTK"nun 19.maddesinde "Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır.Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır" hükmü bulunmaktadır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itiraz yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re"sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında dosya kapsamında yer alan davacı ve davalının beyanları incelendiğinde de görüleceği üzere,davacının söz konusu D Smart aboneliğini işyerinde kullanılmak üzere aldığı sabittir.Bu noktada ise,mahkemece,davacının tacir sıfatına haiz olup olmadığı araştırılmadan,taraflar arasındaki temel ilişkinin tüketici sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçe gösterilerek tüketici mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
......