2. Ceza Dairesi 2019/12660 E. , 2020/1883 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın kısa temyiz dilekçesinin 22.10.2015 havale tarihli ve süresinde olduğu, üst Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin sanık lehine olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Aşamalardaki savunmalarında suçlamayı kabul etmeyerek suça konu oto teybini köydeki çocukları korkutması sonrasında ikametinin önündeki aracın yanında bularak mağdura iade edilmesini sağladığını beyan eden sanığın gerekçeli temyiz dilekçesinde, atılı hırsızlık suçunu oğlu Mustafa Güneş’in gözcülüğünde Yusuf Uzunöz’ün gerçekleştirdiğini beyan etmesi karşısında; dosya içeriğindeki kolluk tarafından düzenlenen 20.05.2015 tarihli tutanağa göre 29.04.2015 günü polis merkezine oğlu Mustafa Güneş ile gelen sanığın görevli polislere sözlü olarak hırsızlığı oğlunun yaptığını beyan ettikten sonra oğlunun hırsızlık yapmadığını söylemesi üzerine sanığın bu kez oğlunun hırsızlıkla bir ilgisinin bulunmadığını beyan ettiği de nazara alınarak sanığın temyiz dilekçesinde adı geçen Yusuf Uzunöz ve oğlu Mustafa Güneş’in duruşmaya davet edilip tanık sıfatıyla dinlenilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
2-Kabule göre de;
Sanığın aşamalardaki savunmalarında atılı suçu işlemediğini beyan etmesi, mağdurun soruşturma aşamasındaki ilk ifadesinde, olay günü saat 15.00 sıralarında park ettiği aracından oto teybinin çalındığını saat 19.30 sıralarında fark ettiğini beyan etmesi ve dosya kapsamında atılı suçun hangi saatte işlendiğine dair somut bir bilgi bulunmadığının anlaşılması karşısında, hırsızlık eyleminin gündüz sayılan zaman dilimi içinde işlendiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden ve suçun gece vakti işlendiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu karar yerinde denetime olanak verecek şekilde tartışılmadan sanık hakkında TCK’nın 143. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 04/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.