20. Hukuk Dairesi 2015/11591 E. , 2017/1742 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi asli müdahil ... ile davalılar ... Yönetimi vekili ile ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 146 ada 202 parsel, 3.338.876,66 m2 yüzölçümüyle ... niteliğiyle ... adına; 108 ada 30 parsel, 5534 m2 yüzölçümüyle Şubat 1961 tarih 2030 numaralı tapu kaydı nedeniyle tarla, samanlık, ev ve ahır niteliğiyle ... ve ... ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ... ..., her iki parselde; ... köyü tüzel kişiliği ise 202 sayılı parselde zilyetliğe dayalı olarak dava açmıştır.
Mahkemece yönetimin bir davası bulunmadığı halde, ... Yönetiminin davasının reddine, ... köyü tüzel kişiliğinin davasının reddine, davacının davasının kabulüne, 108 ada 30 parselin hüküm yerinde gösterilen paylar oranında ..., ... ve ... ... adına; 146 ada 202 sayılı parselin (A) harfi ile işaretli 4478 m2 bölümünün 1/12 miras payı oranında ... ... adına; kalan kısmın tesbit gibi ... vasfı ile ... adına tesciline karar verilmiş, hüküm ... tarafından 202 sayılı parsele yönelik olarak temyiz edilmiş, Dairemizin 16.04.2013 tarih 2012/14399 E. - 2013/4449 K. sayılı ilamı ile “eksik ... araştırması yapıldığı ve kabule göre de; 202 parselin (A) harfli bölümünün 1/12 pay oranıyla ... ... adına; kalan kısmın ... niteliğiyle ... adına tesciline karar verilmişse de kararın bu hali ile infazı olanaklı değildir. ... niteliğindeki bir taşınmazın hisseli olarak ... ve gerçek kişiler adına tescil edilmesi mümkün olmadığı gibi, davalı ... Yönetiminin sadece 202 sayılı parselin ... olarak tespit edilmiş olması nedeniyle ve davalı sıfatıyla davada taraf olduğu, bunun dışında çekişmeli taşınmazların tesbitlerine ve vasıflarına itiraz etmek suretiyle 3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi anlamında davaya katılımı bulunmadığı gibi usulünce açılmış başka bir davası da bulunmadığı halde, hüküm yerinde ... Yönetiminin davasının reddine karar verilmiş olması da usûl ve kanuna aykırıdır” gereğine değinilerek bozulmuştur.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında 16/06/2014 harç tarihli müdahale dilekçesi ile ..., ... ili, Merkez ilçesi, ... köyü hudutları dahilinde bulunan taşınmazının yapılan kadastro tespit çalışmaları sırasında kendisinin il dışında olması nedeni ile dava konusu 146 ada 202 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bırakıldığını belirterek taşınmazının sınırlarının tespiti ile kendi adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmasının ardından yapılan yargılama sonucunda davacı ... ... tarafından açılan kadastro tespitine itiraz davasının kabulüne, asli müdahil
Aslanpaşa Aslan tarafından açılan kadastro tespitine itiraz davasının kısmen kabul, kısmen reddine, dava konusu ... ili, Merkez ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde bulunan 146 ada 202 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile 20/06/2014 tarihli fen bilirkişi ... tarafından düzenlenen rapor ve krokide (A) harfi ile gösterilen 4478.38 m² yüzölçümündeki bölümün tarla vasfıyla aynı ada son parsel numarası ile davacı ... ... adına; (D) harfi ile gösterilen 3499.41 m² yüzölçümündeki bölümün tarla vasfı ile aynı ada son parsel numarası ile asli müdahil ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) ve (D) harfleri ile belirtilen bölümler dışında kalan kısmın 146 ada 202 parsel sayısı ile ... vasfı ile sınırlandırılmasına karar verilmiş, hüküm asli müdahil ... ile davalılar ... Yönetimi vekili ile ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere 1971 yılında seri bazda yapılan ... kadastrosu ile daha sonra 2007 yılında 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılan ... kadastrosu bulunmaktadır.
1) Davalı ... Yönetiminin davacı ... ... adına tescile karar verilen (A) harfi ve asli müdahil ... adına tescile karar verilen (D) harfi ile gösterilen kısma ilişkin temyiz itirazları ile davalı ... vekilinin asli müdahil ... adına tescile karar verilen (D) harfi ile gösterilen kısma ilişkin temyiz itirazları bakımından;
... Yönetimi 14.02.2007 havale tarihli dilekçesi ile dosyaya müdahale talebinde bulunmuşsa da davada davalı sıfatına sahip ... Yönetiminin davaya müdahale talebi usulüne uygun olmadığı gibi bu talebe ilişkin yatırılmış bir harç da olmadığından davalı ... Yönetiminin karar başlığında asli müdahil olarak gösterilmesi ve temyiz dilekçesinin de bu sıfatla verilmesi uygun görülmediğinden ... Yönetiminin temyiz dilekçesi davalı sıfatıyla incelenmiş ve incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın (A) ve (D) harfleri ile gösterilen kısımlarının ... sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Asli müdahil ..."ın taşınmazın (E) harfi ile gösterilen kısma ilişkin temyiz itirazları bakımından;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve asli müdahil yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3) Davalı ... vekilinin davacı ... ... adına tescile karar verilen (A) harfi ile gösterilen kısma ilişkin temyiz itirazları bakımından;
Mahkemece, dava konusu 146 ada 202 sayılı parselin fen bilirkişisinin raporunda (A) harfi ile gösterilen 4478,38 m2"lik bölümünün 1/12"sinin davacı ... ... adına tapuya tesciline dair kurulan ilk hüküm davacı tarafça temyiz edilmemiş, davalı ... tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 16.04.2013 tarih 2012/14399 E. - 2013/4449 K. sayılı ilamı ile mahkemece eksik araştırma ve inceleme yapıldığı gerekçesiyle bozulmakla da davacı adına tesciline karar verilen kısmın miktarı yönünden gerçek kişiler tarafından kesinleşerek davalı ... açısından usûlü kazanılmış hak oluşmuştur. Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda 146 ada 202 sayılı parselin fen bilirkişisinin raporunda (A) harfi ile gösterilen 4478,38 m2"lik bölümünün tamamının davacı ... ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Böylece, 17.07.2012 tarihli ilk karardaki davacı adına tesciline karar verilen bölümün yüzölçümü miktarından fazla miktara karar verilmiş ve davalı ... lehine oluşan usûlü kazanılmış hak ilkesi ihlal edilmiştir. Mahkemece, 146 ada 202 parselin fen bilirkişisinin raporunda (A) harfi ile gösterilen 4478,38 m2"lik bölümünün 1/12 hissesinin tarla
vasfı ile ... ... adına, kalan 11/12 hissesinin de tarla vasfı ile ... adına tesciline karar vermek gerekirken bunun yapılmamış olması hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
Kabule göre de 146 ada 202 sayılı parselin kalan kısmının ... niteliği ile ... adına tescile karar verilmesi gerekirken, hükmün beşinci bendinde ... vasfı ile sınırlandırılmasına karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı ... Yönetiminin davacı ... ... adına tescile karar verilen (A) harfi ve asli müdahil ... adına tescile karar verilen (D) harfi ile gösterilen kısma ilişkin temyiz itirazları ile davalı ... vekilinin asli müdahil ... adına tescile karar verilen (D) harfi ile gösterilen kısma ilişkin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) Yukarıda ikinci bentte açıklanan nedenlerle; asli müdahil ..."ın taşınmazın (E) harfi ile gösterilen kısma ilişkin temyiz itirazlarının REDDİNE,
3) Yukarıda üçüncü bentte açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin davacı ... ... adına tescile karar verilen (A) harfi ile gösterilen kısma ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 02/03/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.