Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5369
Karar No: 2020/481
Karar Tarihi: 05.02.2020

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/5369 Esas 2020/481 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2019/5369 E.  ,  2020/481 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 29/05/2019 gün ve 2018/6731 E. - 2019/3783 K. sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür.
    Dairemiz kararı bu konulara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usûl ve kanuna da uygundur.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442. maddesi uyarınca takdiren 476.95.-TL para cezasının düzeltme isteyenden alınmasına 05/02/2020 gününde oy çokluğu ile karar verildi.
    KARŞI OY YAZISI
    Davacı vekili aracılığı ile açmış olduğu davada ...köyü" 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 2906,12 m²"lik kısmının tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilerek Hazine adına tescil edildiğini, iptal kararıyla müvekkilin mülkiyet hakkına müdahale edildiğini ve Devlet tarafından bedeli ödenmeksizin mülkiyet hakkının ortadan kaldırıldığını ileri sürerek, harca esas değer olarak 500 TL gösterip, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile belirlenecek maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, 07/01/2016 tarihinde
    harcını yatırdığı ıslah dilekçesi ile ise 159.801,18 TL"nin değerlendirme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kabulü ile 159.801,18 TL maddi tazminatın 25/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemiz tarafından bu hükmün onanması üzerine Hazine vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Sayın çoğunluğun karar düzeltme isteminin reddine ilişkin kararına iştirak edemiyorum. Şöyle ki:
    Dava, tapusu iptal edilen davacının TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
    Dava konusu taşınmaz 2005 yılında yapılan kadastro tespiti sırasında 8254,32 metrekare olarak zilyedlikle davacı adına tespit edilmiş ve itiraz edilmeyerek kesinleşmiştir. Hazine kadastro tespitinden sonra bu tapu kapsamı içinde yer alan 39 cilt 17 sırada kayıtlı 2906,12 metrekare miktarlı mütegayip kişilerden kalan tapusunun olduğunu, bu tapunun kadastro çalışmalarında uygulanmadığını bildirerek kadastro öncesi sebebe ilişkin olarak tapu kaydını ibraz ederek belirtilen miktarlı olarak tapunun iptal edilmesini istemiş ve Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesince Hazinenin talebi kabul edilerek davacının tapusu kapsamında kalan 2906,12 metrekare kısım ifraz edilerek Hazine adına fındıklık olarak tescil edilmiştir.
    Davacı her ne kadar tapusunun Hazine tarafından açılan dava sonucunda iptal edilmesi nedeniyle TMK 1007. maddesi kapsamında tazminat istemiş ve bu yönde karar verilmiş ise de bu verilen karar ve Dairemizin onama kararı yerinde değildir. Burada Hazine kamu malı niteliğinde olduğu için davacının tapusunu iptal ettirmemiş, tamamen özel hukuk kapsamında özel mülkiyetine konu bir tapuya dayanarak kadastro öncesi sebeplere dayanarak 3402 sayılı Kanunun 12/3 maddesindeki hakkını kullanarak dava açmıştır. Mütegayip kişilerden kalan taşınmazlar 3402 sayılı Kadastro Kanununun 18/2. maddesi gereğince zamanaşımı yoluyla iktisabı mümkün olmayan taşınmazlardan kabul edilmekte ise de, aynı Kanunun 16. maddesinde sayılan kamu malları arasında yer almamaktadır. Uygulamada da bu tür gayrimenkuller Hazinenin özel mülkü olarak kabul edilmekte, kadastro öncesi sebeplere dayanarak 10 yıl içinde tapu iptal tescil davası açılabileceği kabul edilmektedir. Kamu mallarından farklı olarak mütegayip kişilerden kalan taşınmazlar için Hazineye süreye bağlı olmaksızın tapu iptal tescil davası açma hakkı tanınmamaktadır.
    Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere Hazine özel mülkü için kadastro çalışmaları sırasında uygulanmayan tapuya dayalı olarak Kadastro Kanunun 12/3 maddesinin vermiş olduğu dava açma yetkisini kullanarak tapuyu iptal ettirmiştir. Bu durum kadastro uygulaması ve tapunun oluşumu içerisinde yer alan kanunun öngördüğü doğal bir süreçtir. Nasıl ki gerçek bir kişinin diğer bir gerçek kişiye kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren kadastro öncesi sebebe dayanarak 10 yıl içinde tapu iptal davası açması sonucunda tapusu iptal edilen kişiye TMK"nın 1007. madde gereğince tazminat ödenmemekte ise, burada da aynı durum söz konusu olduğundan tazminata konu olması mümkün değildir. Bir tarafın Hazine olması bu yeri kamu malı niteliğine getirmez. Bu yerin kanun gereği Hazineye kalmış olması da bu taşınmazı özel mülk niteliğinden çıkarmaz. Bu nedenle TMK"nın 1007. maddesi kapsamına girmeyen bir durum için davacıya tazminat verilmesi yönündeki karar ve onama kararımız maddi hataya dayandığı anlaşıldığından karar düzeltme isteğinin kabulü yerine reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.05/02/2020






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi