22. Hukuk Dairesi 2018/5408 E. , 2018/12616 K.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirkette 2008 yılından 29.07.2016 tarihine kadar çalıştığını, 29.07.2016 tarihinde kendisine gönderilen ...Noterliğinin 10187 sayılı ihtarnamesi ile iş sözleşmesinin feshedildiğini beyan ederek haksız ve geçersiz olan feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının mesai saatleri dışında başka işyerinde çalışması, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarının bulunması nedeni ile iş akdinin feshedildiğini ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının çalıştığı iddia edilen ... ile davalı işverenin faaliyet konusunun farklı olduğu, tanık beyanlarından davacının reklam şirketine yardım amaçlı mesai saatleri dışında ve hafta sonu tatillerinde bir kaç kez gittiği, ... Şirketi ile herhangi bir iş sözleşmesi ve ücretli çalıştığına ilişkin bir iş ilişkisi olmadığı, davalı işverenin fesih iddiasını kanıtlar bilgi ve belgeye rastlanmadığı, davacının reklam şirketine yardımda bulunmasının davalı şirkette çalışmasını ve performansını düşüklüğüne dair bir olgunun mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile feshin geçersizliğine, davacının davalı şirketteki işine iadesine, işe başlatılmama halinde davalının sorumlu olduğu tazminat miktarının davacının dört aylık brüt ücreti olarak belirlenmesine, davacının süresi içinde başvurması halinde hak kazanacağı en çok dört aya kadar ücret ve haklarının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, dinlenen davalı tanıkları dahi davacının mesaisini aksatmadığını beyan ettikleri, davacı tanığının iki ya da üç kez çalıştığını ve şirketin genel müdürünün de bu durumu bildiğini belirtmesi, davacının bu işyerinde sürekli iş ilişkisi ile çalıştığının davalı işverence ispatlanamadığı, davalının mesai dışında ve tatil günlerinde birkaç kez çalıştığı hususları birlikte değerlendirildiğinde somut olayın özelliğine göre davacının bu eylemlerinin doğruluk ve bağlılık kuralına aykırı olacak nitelikte ve iş akdinin haklı sebeple feshini gerektirecek ağırlıkta olmadığı, ancak davacının bu davranışının işveren açısından iş ilişkisinin sürdürülemez hale gelmesine neden olduğu, dolayısıyla iş ilişkisinin sürdürülmesinin davalı işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği, bu nedenle davalı işveren feshinin geçerli nedene dayandığı değerlendirilerek, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kabul kararının ortadan kaldırılmasına, davanın reddine dair karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar yasal süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, iş sözleşmesinin feshinin geçerli bir sebebe dayanıp dayanmadığı noktasındadır.
Dosya içeriğine göre, davacının davalı işyerinde 15.11.2008-29.07.2016 tarihleri arasında PVC doğrama ve montaj elemanı olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin 29.07.2016 tarihli fesih bildirimi ile, dinlenmesi için verilen tatillerde hatta hafta içi iş çıkışlarında ... firmasında çalıştığının tespit edildiği gerekçesiyle 4857 sayılı iş Kanunu"nun 29. maddesine göre bildirimsiz ve tazminatsız olarak feshedildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda; davacının çalıştığı iddia edilen ... isimli işyerinde davacının hizmet akdine dayalı bağımlılık ve ücret unsuru taşıyacak şekilde bir hizmet ilişkisi bulunduğu işverence tam olarak ispat edilememiştir. Davacı, arkadaşı olan ... isimli işyerinde yardım amaçlı ve ücretsiz olarak bir kaç kez yardım ettiğini beyan etmiş olup bu durumun aksi tanık beyanlarıyla ispat edilememiştir. Dosya içeriğinde davalı işverenin fesih iddiasını kanıtlar bir belgeye de rastlanmamıştır. Kaldı ki işçinin mesai saatleri dışında başka yerde çalışması hizmet akdinin gerektirdiği hükümlerin ihlali anlamına gelmeyip, işçinin başka bir işte çalışması nedeniyle ancak işçinin yorgun düşmesi ve asıl işinde günlük ve normal çalışma sistemini aksatması halinde haklı fesih sebebi oluşturmaktadır. Dosya kapsamında dinlenen davalı tanıkları dahi davacının mesaisini aksatmadığına dair beyanda bulunmuş olup, davacı tanığı ise iki yada üç kez çalıştığını ve şirketin genel müdürününde bu durumu bildiğini beyan etmiştir. Belirtilen tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının başka yerde çalıştığı olgusuna dayanan işveren bu iddiasını her türlü şüpheden uzak delillerle kanıtlayamamıştır. Bu durumda davacı işçinin iş akdinin haksız ve geçersiz olarak feshedildiğinin kabulü ile feshin geçersizliğine ve davacının işine iadesine karar vermek gerekmektedir. Bu bakımdan, feshin geçerli bir sebebe dayanmadığı, yönündeki ilk derece mahkemesi kararı isabetli bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken hatalı hukuki değerlendirme ile ilk derece mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen nedenlerle;
1-İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi’nin 09.02.2018 tarih, 2018/135 esas, 2018/138 karar sayılı kararının bozularak ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-)İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3-)Davacının yasal sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının işçinin 4 (dört) aylık ücreti olarak belirlenmesine,
4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok 4 (dört) aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,
5-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 35,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, davacı tarafından peşin yatırılan 29,20 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan tarife uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça sarf edilen, 416,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, karardan bir örneğin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine,
10-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21/05/2018 gününde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.