Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/22113
Karar No: 2018/8524
Karar Tarihi: 13.09.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/22113 Esas 2018/8524 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/22113 E.  ,  2018/8524 K.

    "İçtihat Metni"

    ...
    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; ....sınırları içerisinde 23.06.2012 tarihinde davalı kuruma ait elektrik direğindeki fincanın kırılması sonucu meydana gelen orman yangınında, 0.3 hektar orman alanının yandığını, davalı idare tarafından gerekli önlemlerin alınmadığını, davalı idarenin kusuru neticesinde çıkan yangın sonucunda davacı kurumun uğradığı toplam 39.640,22 TL zararın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiliyle davacı idareye verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı; enerji nakil hattı davalı idareye ait olsa da, hattın mülkiyetinin dava dışı ....ait olduğunu, bu nedenle husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini, olay günü enerji nakil hattında ve tarımsal sulama trafosunun ayırıcısında yangına sebep olabilecek ark izi veya çatlak izolatöre rastlanmadığını, yangının meydana gelmesinde elektriksel bir sebep bulunmadığından zararın oluşumunda davalı idarenin kusurunun bulunmadığını
    savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece; meydana gelen orman yangınının davalı idarenin kusurundan kaynaklandığı hususu ispat edilememiş olup, davacı tarafından tazminata konu haksız eylem ve illiyet bağı ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1) Dava, tehlike sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Davalı şirket, bölgede elektrik enerjisinin dağıtımını yerine getirmektedir. Bu faaliyet, varlığı ve niteliği itibariyle bir tehlike ve dolayısı ile zarar ihtimali taşıdığından, davalı şirketin sorumluluğu, bir sebep sorumluluğu olan kusursuz (objektif) sorumluluktur. Bu sorumluluk türü tehlike sorumluluğu olarak da isimlendirilmekte olup, sorumluluk türlerinin en ağırını oluşturur. Burada tehlikeli nesne veya işletme ile gerçekleşen zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması sorumluluk için yeterlidir.
    .....
    Sorumlu kişi veya işletmenin, kusurlu olup olmaması, özen ödevini yerine getirip getirmemesi, işletme veya nesnede (şeyde) bir bozukluk veya noksanın bulunup bulunmaması, meydana gelen zararın tazmin borcu yönünden bir etkiye sahip değildir. Zira bunların sebep oldukları zararlarda, kusurun bulunup bulunmadığı ya da rolünün olup olmadığı çoğu zaman bilinemediği veya ispat edilemediği gibi, sorumlu kişi veya işletme, her türlü özeni gösterse, gözetim ve denetim ödevini yerine getirse, gerekli bütün tedbirleri alsa bile, gene çoğu zararın meydana gelmesini önlemek mümkün değildir.
    Bu sebeple sorumluluğunun bağlandığı olgu ile zarar arasında uygun illiyet bağı kurulduğu zaman, sorumluluk da gerçekleşmiş olacağından, bu işletme veya nesnelerin sahip veya işletenleri, bunların sebep oldukları zararı gidermek zorundadır.......
    Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; olay günü davacı ... İşletme Müdürlüğü tarafından tutulan tutanağa göre, yangının, enerji nakil hattından çıktığını, hattan geçen tellerden birinin fincanının kırık olması nedeni ile buradan kıvılcım atarak direk dibindeki otları yakıp yangına sebep olduğunun belirtildiği, mahkemece mahallinde keşif yapıldığı, keşfe katılan fen, orman ve ziraat bilirkişiler tarafından hazırlanan raporlarda yangının çıkma nedeni ile kusur tespiti net bir şekilde yapılmadığı anlaşılmıştır. Raporlar, bu hali ile eksik, yetersiz ve Yargıtay denetimine açık değildir. Ayrıca kusur yönünden inceleme yapan bilirkişi kurulunda elektrik mühendisi bilirkişisi bulunmamaktadır. Yukarıda belirtilen ilke ve esaslara uygun olmayan rapor doğrultusunda hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    Bu durumda, mahkemece konusunda uzman bilirkişi heyetinden alınacak rapor neticesinde yangın nedeni ve kusur durumunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    2)Bozma nedenine göre davalının vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.

    SONUÇ; Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenle davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/09/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    .....



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi