22. Hukuk Dairesi 2017/13642 E. , 2018/13179 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin iş sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile fazla mesai ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının iş akdinin devamsızlık nedeni ile haklı nedenle feshedildiğini, davacının tüm alacaklarının imzalı bordro ve banka kayıtları ile ödendiğinin sabit olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporlarına dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla mesai yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Yukarıdaki açıklamalar hafta tatili alacağı bakımından da geçerlidir.
Somut olayda, davacı, davalı iş yerinde kahve hazırlama ve servis elemanı olarak çalışmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının dinlenen tanık beyanlarına göre haftada 6 saat fazla mesai yaptığı kabul edilmiştir. Ancak dosya içerisinde davacı tarafından imzalı olan ve işe giriş çıkış saat aralıklarını gösterir bir kısım çalışma çizelgeleri ibraz edilmiştir. Mahkemece bu kayıtların dikkate alınmaması hatalı olmuştur. Bu nedenle davacının fazla çalışma ücret alacağı yönünden çalışma çizelgesi bulunan dönem açısından bu kayıtlara göre kayıt bulunmayan dönemler yönünden ise tanık beyanlarına göre hesaplama yapılmalıdır.
Ayrıca davacı, davalı işyerinde 01.02.2010 – 01.06.2014 tarihleri arasında çalışmış olup dinlenen davacı tanklarından ... 01 Ocak 2014 tarihinde davacı ile birlikte aynı şubede yaklaşık 4-5 ay çalıştıklarını, ... ise davalı işverene ait değişik şubelerde 2006 ile 2010 yılı sonları arasında vardiya müdürü olarak çalıştığını, davacının Agora"daki mağazada 2010 yılında çalışmaya başladığını, tam tarihini hatırlayamadığını ancak 3- 4 ay aynı şubede birlikte çalıştıklarını beyan etmiştir. Davacı tanıklarının sigortalı hizmet döküm cetvelleri getirilerek tam olarak hangi süre içerisinde davacının çalıştığı şubede çalıştıkları belirlenerek davacı tanıklarının davacıyla birlikte ortak çalışma dönemi ile sınırlı olarak belirlenen tarih aralıkları için hesaplama yapılmalıdır. Bunun dışında kalan dönemler bakımından, yazılı belge bulunmadığından, davalı tanıklarının da fazla mesai yapılmadığı yönünde beyanları olduğundan ve davacı tanıklarının çalışma süresi haricindeki dönem için işyerinde çalışma düzenini bilmesi mümkün olmadığından söz konusu dönemler için fazla çalışma alacağının ispatlanamadığının kabulü gerekir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.