8. Hukuk Dairesi 2015/558 E. , 2015/17688 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 13. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 29/01/2014
NUMARASI : 2014/53-2014/51
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının onanmasına dair 29.01.2014 tarih, 2014/6433 Esas, 2014/12787 Karar sayılı Daire ilâmının müddeti içinde tashihen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Alacaklı .. Römorkör ve Klavuzluk A.Ş. tarafından borçlu .. Klavuzluk A.Ş. aleyhine 13.01.2014 tarihli hakem heyeti kararına dayanılarak 13.02.2014 tarihinde başlatılan ilamlı takip üzerine borçlu vekili İcra Mahkemesi"ne başvurusunda, tahkim koşulunun yer aldığı sözleşmenin 14.03.2004 tarihli olduğunu, anılan bu sözleşmenin 17.maddesinde ""HUMK"nun 516 ve devamında yer alan hükümlerin"" uygulanacağının kararlaştırıldığını, bu nedenle HUMK"nun hükümlerinin uygulanması gerektiğini, HUMK"nun 535. maddesine göre ise hakem kararlarının kesinleşmedikçe icra edilemeyeceğini, aynı Yasa"nın 536.maddesindeki düzenleme gereğince de ortada kesinleşmiş ve icra edilebilir bir hakem kararı bulunmadığını açıklayarak takibin iptalini, bu talebin kabul görmemesi halinde ise faize itirazları ile kamusal hizmetler olan klavuzluk ve römarkaj hizmetlerinin ifa edilmesi için banka hesapları üzerindeki hacizlerin, seferden men ve yakalama kararlarının kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkemece, taraflar arasında akdedilen tahkim şartını taşıyan sözleşme tarihi, tahkim şartına dair düzenlemeyi içeren sözleşmedeki 17.madde içeriği, tahkim heyetinin oluşturulma tarihi, tahkim yargılamasına başlanılma tarihi dikkate alındığında tarafların serbest iradeleri ile belirledikleri tahkim yargılamasında sözleşmenin yürürlük tarihinde geçerli olan maddi hukuk anlamında da sonuç doğuracağı anlaşılan 1086 sayılı HUMK"nun hükümlerinin uygulanması gerektiğinin kabulü ile HUMK"nun ilgili hükümleri çerçevesinde verilen hakem kararının taraflara tebliği ve temyiz süreleri tasdik işlemleri tamamlanmadan 1086 sayılı HUMK"nun hükümlerine göre icrai işleme konulabilecek hale gelmeden ilamlı icra yolu ile icra takibine konu edilmesi doğru görülmeyerek takibin iptaline karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK"nun 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, ""Zaman bakımından uygulanma"" başlıklı 448.maddesinde "" Bu Kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır."" hükmü düzenlenmiştir. Şikayete konu icra takibi 6100 sayılı HMK"nun yürürlükte olduğu 13.02.2014 tarihinde başlatılmış, hakem heyeti ise kararını 13.01.2014 tarihinde vermiştir. Hakem heyeti kararı verildiği tarih itibariyle anılan 448.madde hükmü uyarınca HMK 435. maddesi derhal uygulanacaktır. HMK"nun 439/4.maddesine göre, hakem kararlarına karşı yalnızca iptal davası açılabilir. İptal davası açılması, kararın icrasını durdurmaz, ancak tarafların talebi üzerine ve teminat gösterildiği takdirde kararın icrası durdurulabilir. 439/4. maddenin, Kanun gerekçesinde de tahkim kurumunu teşvik amacı ile getirilen önemli yeniliklerden birinin de hakem kararlarının verildiği anda icra edilebilir hale getirilmiş olması ve bu şekilde tahkimin süratli bir şekilde gerçekleştirilmesi imkanının yaratılmış olacağı belirtilmiştir. Ayrıca icra takibine konu hakem heyeti kararının temyiz talebinin mahkemesince reddi üzerine, anılan bu ret kararının temyizi sonucunda, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 16.10.2014 tarih 2014/5017 Esas-15740 Karar sayılı kararıyla 6100 sayılı Kanun"un 439. maddesi nedeniyle hakem kararına karşı yalnızca tahkim yerindeki mahkemede iptal davası açılması mümkün olduğundan HMK’nun anılan 451 ve 448.maddeleri de nazara alınarak davalı-karşı davacı vekilinin temyiz istemlerinin reddine karar verilmiştir. Tüm bu açıklamalar nedeniyle HMK"nun 448. maddesi gereğince 439. maddesi derhal uygulanacağından hakem heyeti kararının icra kabiliyeti kazanması için mahkeme onayının gerekmediği, hakem heyeti kararları verildikleri andan itibaren icra kabiliyetine sahip oldukları ve hakem kararlarına karşı sadece iptal davası açılabileceği ve bu iptal davasının da kararın icrasını durudurmayacağı ve hakem kararına karşı yapılan temyiz talebinin mahkemesince reddi üzerine ret kararına yönelik temyiz talebinin Yargıtay ilgili Dairesi"nce de temyizi kabil olmadığından reddedildiği de dikkate alındığında; ilamlı takip yapılabileceği gerekçesiyle bu husutaki şikayetin reddi ile diğer şikayet nedenleri incelenerek karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulması gerekirken, onandığı anlaşılmakla alacaklı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 19.06.2014 tarih, 2014/6433 Esas, 2014/12787 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK"nun 366. ve HUMK"nun 438. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 77,60 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 08.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.