Mahkeme :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanığın İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 18.06.2015 tarihli 2015/172 esas ve 2015/160 sayılı kararı ile uyuşturucu madde ticareti suçundan mahkûmiyetine karar verildiği, bu kararın sanık ve müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizin 27.11.2015 tarihli 2015/4626 esas ve 2015/33087 sayılı kararı ile “şüphe üzerine yakalanan ve arama kararı olmadığı halde uyuşturucu maddeyi teslim ederek kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım eden sanık hakkında, etkin pişmanlıkla ilgili TCK"nın 192. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi” yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulduğu, İzmir 5.Ağır Ceza Mahkemesi"nce 01.02.2016 tarihli 2016/8 esas ve 2016/17 sayılı karar ile Dairemizin bozma kararına direnildiği, bozma üzerine yapılan yargılama sonucu verilen 02.10.2014 tarihli hükmün sanık ve müdafii tarafından temyiz edilerek dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na gönderildiği, 02.12.2016 tarihli 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 36. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 307. maddesi uyarınca, Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından 07.12.2016 tarihli 2016/654 esas 2016/1122 sayılı karar ile dosya Dairemize gönderildiğinden, direnme kararı üzerine verilen hükmün Dairemizce incelenmesinde zorunluluk bulunması, direnme sonrası Mahkemenin gerekçesini genişletmesi ve Mahkemenin genişletilen gerekçesi ve mevcut delillere göre, direnme kararının yerinde bulunduğu anlaşılmakla, yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık hakkındaki salıverilme isteğinin reddine, 06.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.