Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3901
Karar No: 2018/984
Karar Tarihi: 05.04.2018

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/3901 Esas 2018/984 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 2015/8107-2016/1801 sayılı ilamı üzerine yapılan itirazda, sanığın muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan mahkumiyetinin hukuka aykırı olduğu belirtilerek kararın kaldırılması talep edildi. İtirazda, sanığın yediemin sıfatıyla teslim aldığı malların, taşınır mahcuzların haczedildiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde satışının istenmemesi halinde haczin kalkacağı ve muhafaza görevinin kötüye kullanma suçunun hukuka aykırılık öğesi oluşmadığı savunuldu. Daire tarafından yapılan incelemede de suç tarihi itibariyle yürürlükte olan İcra İflas Kanunu’nun 106. ve 110. maddelerine uygun olarak, malların satışının istenmediği için haczin kalktığı, muhafaza görevinin kötüye kullanma suçunun hukuka aykırılık öğesinin gerçekleşmediği belirtildi. Kararda, İİK’nın 106. maddesiyle alacaklının taşınır mahcuzların satılmasını isteme hakkının bulunduğu, 110. maddesiyle de, satışın istenmediği takdirde haczin kalkacağı açıklandı.
16. Ceza Dairesi         2016/3901 E.  ,  2018/984 K.

    "İçtihat Metni"

    Talep Eden :Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
    Taleple İlgili Hüküm : TCK’nın 289/1, 289/1-son, 62, 50/1-a, 52/2 maddeleri uyarınca mahkumiyet
    Suç : Muhafaza görevini kötüye kullanma

    İtiraz yazısı ve dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    I- İTİRAZ OLUNAN KARAR
    Konya 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.06.2015 tarih ve 2014/253 - 2015/420 sayılı kararının onanmasına ilişkin Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 18.03.2016 tarih ve 2015/8107- 2016/1801 sayılı ilamıdır.
    II- İTİRAZ NEDENLERİ
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 18.05.2016 tarih ve 16- 2015/357731 sayılı itiraz yazısı ile; somut olayda 04.02.2011 tarihinde haczedilen taşınır malların sanığa yediemin sıfatıyla teslim edildiği, 16.05.2012 tarihinde gidildiğinde ise mahcuzların mahallinde bulunmadıkları gerekçesiyle müsnet suçun sübutu kabul edilmiş ise de, 6352 sayılı Kanunun 38. maddesiyle İcra ve İflas Kanununa eklenen geçici 10. madde hükmü de gözetilerek, İcra ve İflas Kanununun 106/1 maddesinde 6352 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten evvel öngörülen taşınır mahcuzlarda hacizden itibaren geçerli bir yıllık satış isteme süresinin dolmuş olması nedeniyle, İcra ve İflas Kanununun 110. maddesi uyarınca mahcuzlar üzerindeki haczin başkaca bir işleme gerek bulunmaksızın bu tarihte kalktığı ve buna bağlı olarak da sanığın yedieminlik görevinin de sona erdiği, bu nedenle de yüklenen suç unsurları itibariyle oluşmamış olduğundan sanığın beraati yerine mahkumiyetine hükmolunduğu ileri sürülerek, Konya 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.06.2015 tarih ve 2014/253 - 2015/420 sayılı kararının onanmasına dair Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 18.03.2016 tarih ve 2015/8107 - 2016/1801 sayılı ilamına karşı 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesi gereğince itiraz yoluna başvurulmuştur.
    III- DOSYADAKİ DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME
    02.07.2012 tarih ve 6352 sayılı Kanunun 38. maddesiyle İİK’ya eklenen geçici 10. maddeye göre; “Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir.”
    Elde davaya konu icra takibinin başlangıç tarihi 23.02.2011’dir. Buna göre 23.02.2011 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan hükümlerin uygulanmasına devam edilecektir.
    İİK’nın 23.02.2011 tarihinde yürürlükte bulunan 106. maddesine göre; “Alacaklı haczolunan mal taşınır ise hacizden nihayet bir sene ve taşınmaz ise nihayet iki sene içinde satılmasını isteyebilir”
    Somut olayda, 04.02.2011 tarihinde borçlu ...’un ikametinde haciz işlemi yapılarak haczedilen mallar adı geçen borçlunun eşi olan sanığa yediemin olarak teslim edilmiş, 16.05.2012 tarihinde de aynı adrese gidildiğinde yediemin olan sanığa teslim edilen eşyaların adreste bulunmadığı tespit edilmiştir. İcra dosyasının incelenmesinden de haczin yapıldığı 04.02.2011 tarihinden sonraki 1 sene içinde satış isteminde bulunulmadığı anlaşılmıştır. Buna göre, uygulanması gereken İİK’nın 106. maddesine göre alacaklının satış isteme süresi geçmiştir.
    Yine takip tarihi itibariyle yürürlükte bulunan İİK’nın 110. maddesine göre; “Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya talep geri alınıpta bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar ”
    Bu haliyle, sanığa yüklenen muhafaza görevinin kötüye kullanılması suçunun hukuka aykırılık unsurunun gerçekleşmemiş olduğu anlaşılmaktadır.
    Her ne kadar Dairemizin itiraza konu olan onama ilamında “Dosya kapsamı ve Konya 6. İcra Müdürlüğünün 2011/3193 Esas sayılı dosyası içeriğine göre hacizli menkullerin bulunmadığının tespit edildiği tarih nazara alındığında, haczin devam ettiği anlaşılmakla, tebliğnamedeki satış isteme süresinin dolduğu ve sanığın yedieminlik görevinin sona erdiğinden bahisle hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği yönündeki görüşe iştirak edilmemiştir” denilmekte ise de; dosya kapsamına ve Konya 6. İcra Müdürlüğünün 2011/3193 sayılı takip dosyası içeriğine göre hacizli malların bulunmadığı 16.05.2012 tarihli haciz tutanağı ile ve daha sonra da 10.06.2015 tarihli kolluk tutanağı ile tespit edilmiş olup, söz konusu tarihler itibariyle anılan Kanun hükümleri uyarınca sanığa yediemin olarak bırakılan eşyalar üzerindeki haciz kalkmıştır.
    Açıklanan nedenler ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüne
    karar verilmesi gerekmiştir.
    IV- KARAR
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının KABULÜNE,
    2-Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 18.03.2016 tarih ve 2015/8107 - 2016/1801 sayılı onama kararının 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
    3- Sanığın temyizine ilişkin incelemede;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere ve dosya içeriğine göre; 04.02.2011 tarihinde haczedilerek sanığa yediemin sıfatıyla teslim edilen malların muhafazası için haciz mahalline gidildiğinde malların yerinde bulunmadığı 16.05.2012 tarihli tutanakla tespit edilmiş ise de; suç tarihinde yürürlükte bulunan İİK"nın 106 ve 110. maddeleri gereği hacizli taşınır malların hacizden itibaren bir yıllık süre içerisinde satışının istenmemesi halinde haczin başka bir işleme gerek kalmaksızın kalkacağı ve bu nedenle muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun hukuka aykırılık öğesi oluşmayacağından, atılı suçtan sanığın beraati yerine yazılı gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan Konya 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.06.2015 tarih ve 2014/253-2015/420 sayılı hükmünün bu nedenlerden dolayı BOZULMASINA 05.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.























    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi