21. Hukuk Dairesi 2015/8383 E. , 2016/2748 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 03/05/1984-17/08/1992 tarihleri arasında ..."lu olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacı ve davalı vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 03.05.1984- 17.08.1992 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında ... sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacının 03.05.1984- 31.12.1990 tarihleri arasında 1479 sayılı yasa kapsamında ... sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir.
1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinde zorunlu ... sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 4.5.1979 tarihinde yürürlüğe giren 2229 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesinin öngördüğü meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulu kaldırılmış sadece yasanın temel ilkesi olan kendi ad ve hesabına çalışma koşulu getirilmiş, 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesi değiştirilerek zorunlu ... sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu ... sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu ... sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; davacının 03.05.1984- 31.12.1990 tarihleri arasında vergi kaydınının bulunduğuihtilaflı döneme ait esnaf ve sicil kaydı ile 506 sayılı kanun sigortalılığı bulunmadığı, davacı adına ... tescil kaydının olmadığı, Kurum tarafından 14.08.2014 tarihli yazı cevabı ile davacının 03.05.1984- 17.08.1992 tarihleri arası primlerini kendi rızası ile ... -numarasına ödediğinin tespit edilmiş olup sürekli ve çoğunlukla düzenli yapılan ödemeler olduğu anlaşılmaktadır.
Gerçekten önceden ...’a tescili bulunan sigortalılardan Kurumca hiçbir araştırma yapılmaksızın kişi zorunlu sigortalı sayılarak rızaen veya icraen prim borçları tahsil edilip, kişiyi kendi hatalı işlemi nedeniyle yıllarca sigortalı sayan Kurumun, kişiyi sigortalı olduğu inancını verdikten sonra yaptığı yanlışlığın farkına vararak sigortalılık süresini indirmesi veya iptal etmesi iyi niyetten uzaktır. Yargıtay H.G.K.’nun 01.10.1997 gün, 1997/10-578 E., 1997/758 K.sayılı kararında da belirtildiği üzere; kişinin ... Hukuku ilkeleri ve Medeni Kanunu’nun 2. maddesinin uygulanmasının zorunlu bir sonucu olarak primi alınan süreler bakımından zorunlu sigortalı kabul edilmesi gerekir.
Öte yandan, Dairemizin istikrar gösteren içtihatlarına göre kişinin zorunlu sigortalılık koşullarını taşımadığı dönem için Kurum"un hatalı işlemi sonucu geriye yönelik prim yatırması yararına kazanılmış hak oluşturmaz. Ancak, fazla prim ödemeleri, ödeme tarihinden itibaren isteğe bağlı sigortalı olarak değerlendirilebilir. Y.H.G.K’nun 20.11.2002 gün ve 21/892-990 sayılı kararları da bu yöndedir.
Somut olayda, Mahkemece davacının vergi kaydının neden kaynaklandığı sorulup 1479 sayılı kanun sigortalılığını gerektiren bir vergi kaydı olup olmadığı araştırılmaksızın yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş;davacının vergi kaydının 1479 sayılı kanun sigortalılığını gerektiren bir kayıt olup olmadığını araştırmak, vergi kaydının 1479 sayılı kanun sigortalılığını gerektirdiğinin tespiti halinde sigortalı tarafından yapılan ilk prim ödemesinin tescil başvurusu olarak kabulü ile davacının yaptığı prim ödemelerinin karşılaması durumunda vergi odasına kayıtlı olduğu 03.05.1984- 31.12.1990 tarihleri arasında 1479 sayılı kanun kapsamında sigortalı olduğunun, fazla prim ödemeleri için ise, ödeme tarihinden itibaren isteğe bağlı sigortalı olduğunun kabulüne karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacı ve davalı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacı"ya iadesine
24.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.